Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/14082 E. 2019/6451 K. 21.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14082
KARAR NO : 2019/6451
KARAR TARİHİ : 21.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı borçlu … hakkında takipler başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun … Bankası AŞ de bulunan 209,350,00 USD nı 29.03.2019 tarihinde davalı …’e temlik ettiğini belirterek, bu tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı …, gerek kendisinin gerekse ortağı olduğu şirketlerin bir çok davasında davalının vekillik görevini üstlendiğini, dava ve icra takipleri sırasındaki verdiği hukuki hizmet ve vekalet ücretine karşılık olarak bu temlikin yapıldığını belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili, Avukatlık alacağının rüçhanlı alacaklardan olduğunu ve temlikin vekalet ücretine matuf olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Mahkemece, temlik sözleşmesinin dayanağı olarak gösterilen sözleşmelerin tamamının matbu olarak hazırlandığı, davalı … tarafından 29/03/2013 tarihine kadar söz konusu davalar ve takip edilen işlerden herhangi bir ücret alınmayarak tamamının dava konusu temlik sözleşmesi ile talep edilmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığı, ayrıca davalı …’in davalı …’ın avukatı olması nedeniyle borçlunun mali durumunu ve alacaklılarına zarar verme kastını bilmesi gereken kişi olduğu, avukatlık hizmeti yönünden temlik suretiyle yapılan ödemenin mutad ödeme olmadığı ve söz konusu temlikin muvazaalı olduğu sonucuna varıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280.maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, borçlunun adresinde 22.08.2013 tarihinde yapılan haczin aciz belgesi niteliğinde olduğu kabul edilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemiştir.
Davacı 11 adet takip dosyası yönünden tasarrufun iptalini talep etmiş olmasına rağmen dosya içerisinde sadece 2014/8283 ve 1578 sayılı takip dosyaları mevcut olup bu dosyalarda borçlu adresinde yapılmış bir haciz bulunmamaktadır. Aciz belgesi olarak kabul edilen 22.08.2013 tarihli haciz ise 6 dosya için sadece haciz tutunağı olarak sunulmuştur.Buna göre mahkemece dava konusu tüm takip dosyaları yönünden borçlunun aciz halinin varlığının tartışıldığı söylenemez.
Mahkemece, dava konusu takip dosyalarının tümü getirtilerek takibin kesinleşmesi, borçlunun aciz halinin var olup olmadığı irdelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.