Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/14056 E. 2019/3264 K. 20.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14056
KARAR NO : 2019/3264
KARAR TARİHİ : 20.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı … Tekstil- …’dan alacaklı olduğunu, aleyhine icra takibi yapıldığını, borçlu adına kayıtlı malvarlığına rastlanmadığını, davalı borçlunun dava konusu iş makinalarını diğer davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti’ne alacaklılarından mal kaçırma gayesi ile sattığını beyan ile davalılar arasındaki tasarrufun iptali ile icra dosyasından cebri icra yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermedikleri ve duruşmalara iştirak etmedikleri anlaşılmıştır.
Mahkemece, toplanan deliller, dosya kapsamına göre davalı borçlunun dava konusu makinaları borcun doğumundan sonra üçüncü kişi davalı … Tekstil San. ve Tic.Ltd.Şti.’ne fatura ile sattığı, alınan bilirkişi raporuna göre makinaların satış değerinin fatura değerine uygun olduğu, davalı- borçlu ile diğer davalı üçüncü kişi arasında akrabalık bağı, iş ortaklığı veya başka bir organik bağın tespit edilemediği anlaşıldığından davacının ispatlanamayan davasının reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece dava konusu iş makinelerinin gerçek değerleri ile satım değerleri arasında bedel farkının olmadığının anlaşılmasına ve davalılar arasında akrabalık, iş ortaklığı veya başka bir organik bağın bulunmamasına göre davanın reddine karar verilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
İİK’nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği, aynı maddenin son fıkrasında ise ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kastını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kastıyla hareket ettiğinin kabul edildiği, bu karinenin, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğinin veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunun ispatla çürütülebileceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda davalı borçlu … tarafından iş makinelerinın devredilmesi İİK’nun 280/3. maddesi gereğince iptale tabidir.
Dava konusu iş makinalarının davalı borçlu firmanın İİK’nun 280/3. gereğince ticari işletmesinin mühim bir kısmını oluşturup oluşturmadığı hususu karar yerinde tartışılmadan ve davalıların aynı sektörde faaliyet göstermeleri değerlendirilmeden yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazların reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 20/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.