Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/14043 E. 2018/11879 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14043
KARAR NO : 2018/11879
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı- karşı davalı … vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleten/ sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacının idaresindeki resmi araca çarpmasıyla oluşan kazada aracın hasar gördüğünü ve davacının yaralandığını, davacının aracı kendi imkanları ile tamir ettirdiğini, davalı sürücünün olayda tamamen kusurlu olduğunu belirterek şimdilik (hasar, değer kaybı ve tespit gideri toplamı) 12.070,00 TL maddi ve 2.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili, davacının resmi aracı tamir ettirmiş olamayacağını, değer kaybını isteyemeyeceğini, basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralandığını, kusuru ve tazminatı kabul etmediklerini belirterek asıl davanın reddini savunmuş; karşı dava olarak da, davacının olayda kemik kırığı olacak şekilde yaralandığını, aracın zararının %20’sinin sigorta tarafından karşılanmadığını, karşı davalının sigortacısının bir kısım zararı ödediğini, olayda karşı davalının kusurlu olduğunu, tespit raporu ile bunun doğrulandığını belirterek 2.000,00 TL. araç hasarı, 2.000,00 TL. çekici ücreti, yargılamalar sırasında yapılan keşif vs. masrafları ile vekalet ücreti olmak üzere 4.000,00 TL. Maddi,
2.500,00 TL. manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek faiziyle birlikte karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı … şirketi vekili, alacağın zamanaşımına uğradığını, sigortalının kusuru oranında gerçek zarardan poliçe limitine kadar sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabulü ile 1.875,00 TL. maddi tazminatın davalı …Ş’den dava tarihinden, diğer davalı …’dan kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle müteselsilen tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine; karşı davanın reddine dair verilen hükmün, davacı- karşı davalı vekili ve davalı- karşı davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz’in 05.11.2015 tarih, 2014/22142 Esas ve 2015/11661 Karar sayılı ilamı ile; taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; ancak, davalı- karşı davacı …’ın aracında 1.833,48 TL. hasar oluştuğu, bunun davacı- karşı davalının kusuruna isabet eden (%75) kısmının 1.375,11 TL. olduğu, 1.133,00 TL’sinin karşı aracın ZMSS şirketince ödendiği ve bakiye 242,11 TL. zararın bulunduğu anlaşıldığından, karşı davacı …’ın davasının (maddi tazminat) 242,11 TL. yönünden kabulü gerekirken, araç hasarına ilişkin ödemenin güncellenemeyeceği dikkate alınmadan ZMSS tarafından dava tarihinden önce yapılan ödeme güncellenerek alacağın kalmadığı yönündeki mahkeme kabulünün hatalı olduğu; davaya konu kaza sonucu davacı …’ın basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde ve davalı- karşı davacı …’ın da kemik kırığı oluşacak ve 25 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaralandığı dikkate alınıp BK’nun 47. maddesi gereği davacı ve karşı davacı için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, tarafların basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralandıklarından bahisle manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı; kabule göre ise, asıl davada hükmedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı … ile birlikte davalı …Ş’nin de sorumlu tutulması gerekirken, sadece davalı- karşı davacı …’ın sorumlu tutulmasının hatalı olduğu” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulü ile 1.875,00 TL. maddi tazminatın, davalı … şirketi yönünden dava ve diğer davalı yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle
birlikte müteselsilen tahsiline, davacı … için 1.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan tahsiline; karşı davanın kısmen kabulü ile karşı davacı … için 242,11 TL. maddi ve 2.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte karşı davalı …’den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı- karşı davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı- karşı davalı vekilinin manevi tazminatlara ve karşı davada hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu kararda, karşı davalı … aleyhine hükmedilen manevi tazminatın 2.000,00 TL, yine kendi davasında reddolunan manevi tazminatın 1.000,00 TL. ve karşı davada aleyhine hükmedilen maddi tazminatın 242,11 TL. olduğu görülmektedir. Karar, anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, hüküm altına alınan ve reddedilen manevi tazminatlar ile karşı davada hükmedilen maddi tazminat kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davacı- karşı davalı … vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılmış olmasına; daha önce temyiz incelemesinden geçerek kesinleşen yönlere (kusur, asıl davadaki maddi tazminat ile faiz başlangıç tarihi) ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin mümkün olmamasına; asıl ve karşı davada hüküm altına alınan manevi tazminatlar yönünden, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümlerine uygun biçimde vekalet ücretlerinin saptanmış olmasına göre; davacı- karşı davalı … vekilinin diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı- karşı davalı … vekilinin temyiz dilekçesinin, anılan yönlerden mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı- karşı davalı … vekilinin diğer yönlere
ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA;ve aşağıda dökümü yazılı 156,06 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı karşı davalı …’tan alınmasına 10/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.