Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/13930 E. 2017/11652 K. 13.12.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13930
KARAR NO : 2017/11652
KARAR TARİHİ : 13.12.2017

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R-
Davacı vekili; müvekkiline ait … plakalı aracın davalı şirket tarafından kasko sigortalı olduğunu, 28/12/2014 günü tek taraflı olarak maddi hasarlı kaza yaptığını, bu kaza neticesinde müvekkiline ait … plakalı araçta ağır maddi zararlar oluştuğunu, araçtaki hava yastıklarının açıldığını ve aracın şuan itibari ile kullanılamaz hale geldiğini, pert olduğunu, aracın hasar durumunun tespiti için …2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2015/29 Değişik İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, bu tespit neticesinde aracın piyasa değerinin 31.500,00 TL olduğu, aracın tamiri için 22.850,00 TL masraf yapılması gerektiği, aracın hurda bedelinin ise 11.750,00 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin yaşanan kaza sonrası 21/01/2015 tarihinde yazılı olarak davalı şirkete başvurduğunu, şirketin talebini reddettiğini, aracın pert olması sebebiyle hurda bedelinin tenzilinden sonra geriye kalan 19.750,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 21/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; …’ın alkollü olduğunu ve kazanın sadece alkol durumuna bağlı olarak gerçekleştiğini, …’ın tam kusurlu olduğunu, kazaya kendisinin sebebiyet verdiğini, hasarın tazmininin sigorta şirketinden istenmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, meydana gelen hasarın teminat dışında olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile; 15.500,00 TL tazminat bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. 11.3.2016 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Ancak aracın hasar durumunun tespiti için … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/29D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırılmış, bu tespit neticesinde bilirkişi, raporunda; aracın piyasa değerinin 31.500,00 TL olduğu, aracın tamiri için 22.850,00 TL masraf yapılması gerektiği, aracın hurda bedelinin ise 11.750,00 TL olduğu, aracın pert olarak kabulü gerektiği yönünde kanaatini bildirmiştir. Dosyada mevcut eksper raporuna göre, aracın rayiç değerinin 26.000,00 TL olduğu, aracın hurdasının 18.200,00 TL’ye ihalesi için teklif alındığı, ihale evrağının dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır. Mahkemece alınan 11.03.2016 tarihli bilirkişi raporunda ise, aracın kazadan önceki rayiç değerinin 29.500,00 TL olduğu, sovtaj bedelinin 14.000,00 TL olduğu, bakiye zararın 15.500,00 TL olduğu belirtilmiş, Mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınarak 15.500,00 TL tazminat bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili yönünde karar verilmiştir.Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.1.2. maddesine göre, onarım masraflarının, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ya da taşıtın onarım kabul etmez bir hale gelmesi halinde taşıt tam hasara uğramış sayılacaktır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Görüldüğü üzere davalı … şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, hurda bedelinin tazminattan düşülmesi olanaklı değildir. Ancak davalı … şirketi, poliçe limiti dahilinde gerçek zararı karşılamakla yükümlüdür. Sigortalı aracın pert olması halinde, hasarlı aracın kimin uhdesinde bırakılacağı hususunda tercih hakkı sigortalıya aittir.O halde, mahkemece, dosyanın …Teknik Üniversitesi ya da Karayolları Fen Heyeti gibi kuruluşlardan oluşturulacak yeni bir uzman bilirkişi kuruluna tevdii edilerek, kaza tespit tutanağı, kazanın oluş şekli, hasar fotoğrafları, aracın çarpma noktaları, mevcut ekspertiz raporu, faturalar, fotoğraflar, Makine Mühendisi Bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte irdelenmek suretiyle, yukarıda açıklanan genel şartlardaki perte ayrılma durumu değerlendirilerek ve davacı talebi gözetilip dosyadaki diğer bilgi ve belgeler değerlendirilerek meydana gelmiş olan çelişkilerin giderilip gerçek zarar miktarının tespiti için duraksamaya yer vermeyecek şekilde yeni rapor alınması ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları B.3.3. maddesi “Rizikonun gerçekleşmesi halinde, özel durumlar hariç olmak üzere, hangi belgelerin istenileceği poliçe ekinde açık ve anlaşılır şekilde yer almak zorundadır. Sigorta tazminatı, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve riziko ile ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her halde rizikonun gerçekleştiğine ilişkin bildirimin yapılmasından kırkbeş gün sonra muacel olur. Sigortacıya yüklenemeyen bir kusurdan dolayı inceleme gecikmişse süre işlemez. Borç muaccel olunca, sigortacı ihtara gerek kalmaksızın temerrüde düşer.” şeklinde düzenlenmiştir ve Genel Şartların B.3.3. maddesinin (2), (3), (4) ve 5. fıkraları TTK 1427. maddesi ile aynı düzenlemeyi içermektedir.Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile; 15.500,00 TL tazminat bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiş, ancak davalı … şirketinin hangi tarih itibariyle temerrüde düştüğü hükümde açıkca belirtilmemiş olmasıda doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-davalı vekilinin (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 13.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.