Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/13193 E. 2017/8290 K. 28.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13193
KARAR NO : 2017/8290
KARAR TARİHİ : 28.09.2017

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ödeme yapıldığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davalı Güvence Hesabı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olan aracın, davacının sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu oluşan kazada davacının yaralandığını, … şirketine yapılan başvurunun kaza tarihini kapsayan trafik sigortasının bulunmadığı gerekçesi ile reddedildiğinden husumetin bu ihtimal gözetilerek güvence hesabına da yöneltildiğini belirterek, kazanç kaybı çalışma gücünün azalması ya da kaybedilmesinden doğan zararlar ve yapılan masraflara karşılık olarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşuluyla şimdilik 3.000,00 TL maddi zararın tüm davalılardan, 80.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar … ve …’den olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş iken; yargılama aşamasında davacı muhabere yolu ile gönderdiği dilekçe ile güvence hesabının 72.329,TL yi hesap numarasına yatırdığı takdirde davadan feragat edeceğini belirtmiş; davacı vekili ise davanın açılmasına davalıların sebebiyet verdiğini belirterek davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Güvence Hesabı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı …Ş. Vekili, riziko tarihini kapsayan trafik poliçesinin olmaması nedeni ile davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar vekili, yetki itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu, davanın feragat nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hüküm, önce Dairemizin 2015/4339-2015/7469 Sayılı ve 14.05.2015 tarihli ilamı ile düzeltilerek onanmış, davacı vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Dairemizin 2015/12765 Esas 2015/12603 Karar Sayılı ve 23.11.2015 tarihli ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davalı Güvence Hesabı tarafından davacıya 71.329 TL üzerinden ödeme yapıldığından, yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalıların mahkeme masrafı ve ücreti vekaletten sorumlu tutulmalarına karar verilmiş; hüküm, davalı Güvence Hesabı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Güvence Hesabı vekilinin aşagıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-) Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dairemiz 2015/12765 Esas 2015/12603 Karar Sayılı ve 23.11.2015 tarihli ilamında; “Somut olayda, davacı asıl tarafından dosyaya sunulan 09/07/2014 tarihli feragat dilekçesinde, davaya konu kaza ile ilgili olarak kendi hesabına 71.329 TL’nin yatırılması halinde davadan feragat ettiğini belirttiği görülmüştür. Mahkemece, davacının bu dilekçesi feragat beyanı kabul edilmiş ise de mahiyeti itibariyle şartlı feragat niteliğinde olup şartlı feragatin mümkün olmadığı gözetilerek davacı tarafça talep edilebilecek maddi tazminat miktarı belirlenip ödenen bedel dikkate alınarak haklılık durumuna göre, tarafların yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumluluklarına hükmedilmesi gerekirken zuhulen yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onandığı anlaşıldığından davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme talebi yerinde görülmüş, hükmün bozulması gerekmiştir.” denilmiş olmasına
rağmen mahkemece, bozmaya uyulduğu söylenmiş fakat gerçek zarar belirlenmeksizin tarafların haklılık durumuna dair bir değerlendirme yapılmadan davalıların mahkeme masrafı ve ücreti vekaletten sorumlu tutulmalarına karar verilmiş olması isabetli değildir. Mahkemece, yapılacak iş, gerçek zararın belirlenmesine yönelik kusur, maluliyet ve aktüer raporları alınarak davacı tarafça talep edilebilecek maddi tazminat miktarı belirlenip ödenen bedel dikkate alınarak haklılık durumuna göre, tarafların yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumluluklarına hükmedilmesidir. Tüm bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Güvence Hesabı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Güvence Hesabı’na geri verilmesine 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.