Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/12184 E. 2017/2203 K. 02.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12184
KARAR NO : 2017/2203
KARAR TARİHİ : 02.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların sürücü, işleten ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacı motosiklet sürücüsü …’a çarptığını, müvekkilinin kaza sonucu yaralandığını, 15 gün yoğun bakımda kaldığını, tedavi gördüğünü, maddi ve manevi zarar gördüğünü belirterek fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi harcamaları karşılığı 7.000,00 TL, işten uzak kalma karşılığı 7.000,00 TL ve sürekli işgücü kaybı sebebiyle 50.000,00 TL olmak üzere toplam 64.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 114.000 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 25/01/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiş, ıslahla talebini yükseltmiştir.
Davalı … vekili, manevi tazminatın teminat dışı olduğunu, davacı tarafın zararının ve davalı sürücünün kusurunu ispatlaması gerektiğini, … tarafından bağlanan ödeneklerin mahsubunun gerektiğini, daha önce yapılmış olan ödemenin mahsup edilmesini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, kazada davacının kusurunun olduğunu, davacının davranışlarının sebep olduğu kaza nedeniyle tazminat isteme haklarının doğmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, davalı araç sürücüsünün hiçbir kusurunun bulunmadığını, talep edilen tazminatın haksız ve fahiş olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kısmen kabulüne, tedavi gideri 9.205,46 TL geçici iş göremezlik tazminatı 2.265,28 TL, sürekli iş göremezlik ödeneği 65,362,17 TL’nin tüm davalılardan kaza tarihi
25/01/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalı gerçek kişilerden kaza tarihi 25/01/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekilinin tüm, davacı vekilinin aşagıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde; mahkemece, meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanma ve malul kalma nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının daimi işgöremezlik oranı ve kusur oranları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken takdir olunan manevi tazminatın bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-)Dava dilekçesinde, davacının ekmekçi şefi olduğu söylenmiş ve açıköğretim turizm ve otel işletmeciliği 2 yıllık önlisans diploması sunulmuştur. Dosya kapsamındaki belgelerden davacının …. Otel’de 2006 giriş 07.01.2008
ayrılış tarihli ekmekçi şefi olarak çalıştığı sabittir. Kaza tarihi 25.01.2008 itibari ile bir ekmekçi şefinin kazancının sorulduğu müzekkereye aylık 1.300-1.500 TL civari kazanacağı cevabı verilmiştir. Davada dinlenen tanıklar davacının en son çalıştığı otelde ekmekçi şefi olarak çalıştığını ifade etmiştir. O halde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının gelirinin asgari ücret üzerinden hesaplanması doğru olmayıp mahkemece davacının kazadan önce çalıştığı otelden ve …’dan aldığı ücrete ilişkin belgeler getirtilip sonucuna göre bilirkişiden ek rapor alınarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
4-)Kabule göre de, kabul edilen maddi ve manevi tazminatlar için davacı yararına…. uyarınca ayrı ayrı vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken tek ve düşük vekalet ücreti hükmedilmesi doğru değildir. Ayrıca, davalıların her ne kadar bu konuda temyiz yoksa da davacı vekilin davalılar lehine hesaplanan vekalet ücretinin yüksek olduğuna ilişkin temyiz itirazı kapsamında değerlendirildiğinde, reddedilen maddi ve manevi tazminatlar için …. uyarınca ayrı ayrı vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken tek vekalet ücreti hükmedilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4.450,65 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 2.3.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.