Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/12163 E. 2019/4833 K. 16.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12163
KARAR NO : 2019/4833
KARAR TARİHİ : 16.04.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 10.04.2019 Çarşamba günü davacılar vekili Av. … geldi. Davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalanmış olan aracın, sürücü davalı …. idaresinde iken 18/12/2007 tarihinde karşıdan karşıya geçmeye çalışan …’ye çarpması sonucunda …..’un ağır şekilde yaralanarak çok uzun süren bir tedavi sürecine girdiğini, bu süreçte …’nin maddi zararlarının tazmini amacıyla … Asliye Hukuk Mahkemesi 2008/208 E sayılı dosyasıyla dava açtıklarını fakat …’nin tedavisi sonuçlanmadan 2012 yılında vefat ettiğini, bu kez davacılar adına destekten yoksun kalma tazminatı istemli olarak ….Asliye Hukuk Mahkemesi 2013/3 E sayılı dosya ile dava açtıklarını ve bu dosyanın 24. Asliye Hukuk Mahkemesi 2008/208 E. sayılı dava dosyasıyla birleştirildiğini, davacıların ilk davayı mirasçı sıfatı ile ikinci davayı ise destekten yoksun kalan olarak kendi adlarına takip ettiklerini …’nin davacı …’nin eşi, diğer davacıların babası olduğunu, davada kusur yönünden alınan bilirkişi raporunda …’nin %75 oranında kusurlu olduğunu saptandığı ve bu doğrultuda

hesap rapor alındığını, ödenmesi gereken miktar hesaplanırken %75 oranında kusur indirimi yapıldığını, Yargıtay’ın 2012 yılı sonrasındaki içtihatlarının, destekten yoksun kalma tazminatında kusur indirimi yapılamayacağı yönünde olduğunu, bilirkişi raporlarında müşterek kusur indirimi yapılarak, davacılara yapılacak ödemenin toplam 22.929,21 TL olarak belirlendiğini, davalı … şirketinin sulh olmak istediğini, davanın çok uzamasından yorulan ve ekonomik zorluğa düşen davacıların sigorta şirketinin teklifini kabul ettiklerini, 22.929,21 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 2.339,64 TL geçici iş görmezlik, 5.637,89 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 30.906,00 TL ve ferileri toplamı 56.808,00 TL nin sigorta şirketi tarafından ödendiğini, bilirkişi raporunda hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatı miktarı 91.716.86 TL olduğunu sigorta şirketi tarafından ödenen destekten yoksun kalınan tazminat miktarı ise 22.929.21 TL olduğunu, ödenmesi gereken miktar ile ödenen miktar arasındaki fahiş fark nedeniyle davacıların kalan miktarı talep etme hakları olduğunu, davalı tarafından davacılara 23.461,00 TL ödeme yapılmış ve davacılar davalıyı ibra ettikleri yönünde belge vermişlerse de, KTK’nın 111. maddesi hükmü çerçevesinde değerlendirildiğinde ödenen paranın avans niteliğinde olduğunun kabulü gerektiğini belirterek, yetersiz ödeme nedeniyle 04.02.2014 tarihli ibranamenin iptal edilerek makbuz niteliğinde sayılması ve ödenen miktarın mahsubu ile kalan 68.787,65 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketine ihbar ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ….Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 2008/208 E. sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine aynı kaza ve taleplere ilişkin olarak dava açıldığını, davacıların destekten yoksun kalma taleplerine istinaden 22.929,21 TL ve müteveffa …’nin iş ve güçten yoksun kalması açısından 2.339,64 TL ve bakıcı gideri açısından 5.637,89 TL olmak üzere 30.906,00 TL asıl alacak ve ferileri olarak toplam 56.808,00 TL nin 07.02.2014 tarihinde davacılar vekiline sulhen ödendiğini, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/208 E. Sayılı dosyasında, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiğini, davacının taleplerinin daha önce kesin hükme bağlanmış olmasından dolayı davanın reddi gerektiğini, ibranamenin geçersiz sayılması ile varsa bakiye zarara ilişkin miktarın tespitinde ödeme tarihindeki veriler dikkate alınarak tazminat hesaplanması, bu hesaplamaya göre bulunan

miktar ile yapılan ödemenin mukayese edilmesi, bulunan ve ödenen iki tutar arasında bariz bir fark yok ise davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, müteveffanın %75 kusuru nazara alındığında ödeme/ibraname tarihi itibariyle davacıların talep edebileceği toplam destekten yoksun kalma tazminat miktarının 22.538,90 TL olduğu görülmekle davalı … şirketi tarafından 22.929,21 TL ödeme yapılmış olması karşısında yapılan ödemenin yeterli olduğu ve ölçüsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 16/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.