Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/11383 E. 2019/4764 K. 15.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11383
KARAR NO : 2019/4764
KARAR TARİHİ : 15.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın neden olduğu kaza sonucunda hayatını kaybeden kişinin yakınlarına tazminat ödendiğini, sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek, ödenen tazminatın davalıdan rücuen tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Müüdürlüğü’nün 2009/169 sayılı dosyasındaki itirazının 18.274,25 TL asıl alacak ve 817,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.092,02 TL için iptaline, alacağa takip tarihinden yasal faiz işletilmesine, kabul edilen miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriğine, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, zorunlu mali mesuliyet sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafça icra inkar tazminatının davalıdan tahsili talep edilmiş, mahkemece de talep kabul edilmiştir.
Dava konusu tazminat miktarı likit (belirli, muayyen) olmayıp hükmedilecek tazminat miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden, davalı aleyhine icra inkar tazminatına

karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
3-Yargılama sonucunda kısmen haklılık durumu ortaya çıktığında ve kısmen kabul-kısmen red şeklinde hüküm kurulduğunda, harçlardan davalı tarafın sorumlu tutulması, yargılama giderleri yönünden ise kazanılan, kaybedilen miktara göre bölüştürme yapmak H.M.K. hükümleri gereğidir. Kendisini vekille temsil eden taraflar yararına da kabul-reddedilen miktara göre vekalet ücreti takdiri gerekmektedir. Mahkemece; davalı lehine vekalet ücreti ile kabul red oranına göre yargılama giderine hükmedilmemiş olması hatalı olup bozma sebebi ise de; bu konudaki yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK.’nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün 5. bendinde yer alan “…1.164,30 TL’nin” ibaresinden sonra gelmek üzere “kabul red durumuna göre 889,90 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesine; hükmün 7.bendinden sonra gelmek üzere “8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine” bendinin eklenmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 282,10 TL fazla alınan temyiz peşin harcının davacıya geri verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.