Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/11262 E. 2019/4342 K. 09.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11262
KARAR NO : 2019/4342
KARAR TARİHİ : 09.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davalılar vekilleri tarafından talep edilmiş, davalılar …. ve … vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 03.04.2019 Çarşamba günü davalılar … ve … vekili Av. …geldi. Davacı ile diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar … ve … vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 29/03/2013 tarihinde davalı …’ın diğer davalı … adına kayıtlı bulunan….plakalı araç ile müvekkilinin kullandığı motorsiklete çarparak müvekkilinin yaralanmasına neden olduğunu, kaza tespit tutanağına göre araç sürücüsünün 1. derece kusurlu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin sağ ayak bileğinin kırıldığını, kazadan sonra müvekkilinin çalışamadığını, maddi manevi zarara uğradığını, davalı aracının sigortasız olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 2.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan, 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar Azize ve …’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 82.103,70 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı … bakımından sigorta sorumluluk limitleri dahilinde) müştereken ve

müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalılar … ve … vekili ile davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
1-Davalı … vekili tarafından hüküm temyiz edilmiş olup, davalı … vekili Av….’un 18.07.2016 havale tarihli dilekçesi ile temyiz hakkından feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından, davalı … vekilinin temyiz isteminin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davalılar … ve … vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3-Dava, çalışma gücü kaybı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK’nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekdir.Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Sözkonusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi veya üniversite hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümleri gibi kuruluşların, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.(HGK 17.06.2015 tarih, 2013/17-2423 esas, 2015/1661 karar sayılı ilamı)
Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda ATK tarafından düzenlenen 19.12.2014 tarihli

ve %13.1 oranında maluliyet olduğunu belirten raporu hükme esas alınmış ise de bu rapor, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin %4 maluliyet oranına ilişkin 24.09.2014 tarihli raporuyla çelişki arz etmekte olup dosya içinde davacının maluliyetine ilişkin çelişkili iki rapor bulunmaktadır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, davacının maluliyet oranının belirlenmesi açısından, üniversitelerin Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlıklarından, her iki maluliyet raporunun da irdelendiği, usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalılar … ve … vekilinin manevi tazminata yönelik bulunan sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı … vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeni ile REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar … ve … vekilinin, manevi tazminata ilişkin bulunan sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar … ve …’a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar … ve … ile …’na geri verilmesine 09/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.