Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/10755 E. 2019/5250 K. 29.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10755
KARAR NO : 2019/5250
KARAR TARİHİ : 29.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası nediyle açılan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacının maliki olduğu, davalı … sevk ve idaresindeki minibüsle, diğer davalı … sevk ve idaresindeki araç ile çarpışması neticesinde 17.01.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkiline ait aracın kullanılamaz hale geldiğini, aracın …arasında termik santral çalışanlarının servisini yapmada kullanılması nedeniyle, taşımacılık işlerinin aksamaması için 17.01.2013-06.03.2013 tarihleri arasında müvekkili tarafından 3.şahıslar adına kayıtlı olan muhtelif araçları çalıştırmak ve ödeme yapmak zorunda kaldığını, bunun yeterli olmaması nedeni ile Adana-Yumurtalık hattında çalışmak üzere ….plakalı araç sahibi üyesinin 06.03.2013 tarihinden itibaren kalıcı olarak çalıştırılmaya başlandığını, halende söz konusu hatta aracını çalıştıramadığı için elde etmesi gereken geliri elde edemediğini beyanla fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 12.696,80 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davanın sigorta şirketlerine ihbar edilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine, buna göre; 2.046,95 TL gelir kaybı alacağının davalı …’dan, 6.140,85 TL gelir kaybı alacağının da davalı …’dan alınarak davacıya

verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, hükmolunan alacak miktarına dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, dair verilen karar davalı … vekili ile davalı … vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu, davalı … yönünden maddi tazminata ilişkin olarak verilen karar, anılan Yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davalı … bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz dilekçesinin aleyhine kurulan maddi tazminat hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 279,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’ya geri verilmesine, 29/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.