Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/9620 E. 2016/619 K. 19.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9620
KARAR NO : 2016/619
KARAR TARİHİ : 19.01.2016

MAHKEMESİ :……..Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın … yönünden reddine, … yönünden kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ………‘ye zorunlu trafik sigortası poliçesi ile, davalı ………‘ye ihtiyari mali sorumluluk kaydı içeren kasko poliçesi ile sigortalı olan aracın, müvekkili adına kayıtlı olan araca asli ve tam kusurlu olarak çarpması neticesi trafik kazası meydana geldiğini, aracın değer kaybına uğradığını, müvekkilinin tamir süresi boyunca aracını kullanamadığından dolayı zarara uğradığını, kaza sonrasında müvekkilince alınan raporda, 1.700 TL tutarında değer kaybı ve 560,00 TL kazanç kaybı bedeli olduğunun belirlendiğini, alacağın tahsili için ilamsız icra yolu ile takip yapıldığını, borçluların borca itiraz ettiklerini, takibin durdurulduğunu beyanla, itirazın iptaline ( davalı ……. sadece değer kaybı bedelinden poliçe limiti ile davalı……… ise kazanç kaybından poliçe limiti ile sorumlu olmak kaydı ile) karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkil şirketin ……..plakalı aracın ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğunu ve söz konusu talepten dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, ihtiyari mali mesuliyet sigortasına müracat edebilmek için zararın mecburi mali mesuliyet sigortası limitleri üzerinde olması gerektiğini, bu husustaki beyanları saklı kalmak kaydı ile kazanç kaybı poliçe teminatı
2015/9620-2016/619
kapsamında yer almadığından müvekkili şirketin bu talep açısından bir sorumluluğu bulunmadığını, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında yer almayan kazanç kaybı talebinden müvekkili şirketin sorumlu olmadığını savunmuştur.
Davalı …… vekili, davacı şirkete ait aracın “rent a car” olarak kullanıldığını, piyasada diğer araçlarla aynı değerde olmadığı değerinin zaten düşük olduğunun tartışmasız olduğunu,aracın markası, modeli, km ve meydana gelen hasarın boyutu dikkate alındığında aracın 1.700,00 TL değer kaybına uğradığının kabulünün mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın … yönünden reddine, diğer davacı … yönünden kısmen kabulü ile takibin 1.500 TL üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Davacı tarafından yapılan icra takibinde ve açılan davada davalı ……. açısından 1.700 TL değer kaybı, davalı …’den ise 560 TL kazanç kaybı talep edilmiş olup, mahkemece bu dava değerleri dikkate alınarak kabul red oranına göre ve AAÜT nin 13. maddesi de gözetilmek suretiyle davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hümüm kurulması doğru değil bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6.bendindeki ”1.135,84 TL” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “200,00 TL” ibaresinin, 7. bendindeki “1.500 TL” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “560,00 TL” ibaresinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.