Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/9555 E. 2015/12363 K. 18.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9555
KARAR NO : 2015/12363
KARAR TARİHİ : 18.11.2015

MAHKEMESİ :Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :17/02/2015
NUMARASI :2014/481-2015/21

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ve davalı E. E. E.Ltd. Şti. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 24.09.2000 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı olduğu aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunan davacıların eşi/babaları ve destekleri A.D.’nın vefat ettiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte toplam 58.995,41 TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, her davacı için 500,00’er TL manevi tazminatın sigorta şirketleri dışındaki davalılardan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile 58.995,41 TL tazminatın hatır taşımacılığı da gözetilerek takdiren 1/2 oranında tenkisi ile 29.497,70 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketleri dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, her bir davacı için takdiren 300,00’er TL olmak üzere toplam 900,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı S. D. mirasçıları ile davalı E. E. E.E. Ve E. Ü.Gıda Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline, sigorta şirketleri yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, Sigorta şirketleri tarafından yapılan ödemenin infaz sırasında göz önüne alınmasına, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı E. E. E.Ltd Şti vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacılar ve davalı E. E. E.Ltd Şti vekillerinin aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz itirazların reddine karar verilmiştir.
2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hatır taşımalarında 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması ve bu indirimden sadece hatır yolcusunun bulunduğu aracın yararlandırılması gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Somut olayda, mahkemece, müteveffanın araçta hatır için taşındığı kabul edilmekle birlikte bilirkişi tarafından hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının tamamından %50 oranında çok fazla indirim yapılmıştır. Somut olayın özelliğine göre daha uygun oranda hatır taşıması indirimi yapılmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davalı E. E. E.Ltd. Şti. vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
6098 sayılı Borçlar Yasasının, “Tazminatın belirlenmesi” üst başlıklı 51/1 maddesi ile( 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 43.maddesi); Hâkimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır.
Tazminattan indirim sebeplerini düzenleyen, Türk Borçlar Yasasının 52.maddesinde (Borçlar Kanunu 44. madde) öngörülen sebepler, daha çok zarar görenle ilgilidir. “Hiç kimsenin kendi kusurundan yararlanamayacağı” yönündeki genel hukuk ilkesinin etkisiyle, maddede sayılan belirli hal ve durumlarda tazminattan indirim yapılması mümkün bulunmaktadır.
Anılan madde kapsamında yer alan indirim sebeplerinden bir kısmı; zarar verici fiile rıza, ortak veya kişisel kusurdur. Zarar gören, zararlandırıcı olayın sebep olacağı zarara önceden razı olabilir. Zarar gören, zarara açık veya örtülü bir irade beyanıyla razı olabileceği gibi, rızanın, diğer birtakım olgulardan da çıkarılması mümkündür. Bu duruma yargısal kararlarda en sık rastlanılan örnek; içkili sürücünün arabasına, onun bu durumunu bilerek binen bir kişinin, meydana gelebilecek zarara önceden, kapalı bir şekilde razı olduğunun kabulü yönündedir. Makul bir insanın aynı şartlarda kendi yararı gereğince yapmaması gereken harekette bulunması da, zarar görenin ortak kusurunu ifade etmektedir. Zarar görenin bu kusuru, illiyet bağını kesmeyecek yoğunlukta ise tazminattan bir indirim sebebidir. Burada da hâkim, somut olayın özelliklerini dikkate alarak, hakkaniyet düşüncesiyle indirim yapabilecektir.
Somut olayda; davacılar murisi, davalı sürücü ve dava dışı diğer arkadaşları ile birlikte alkol almalarının ardından, alkol aldığı bilinen davalı sürücünün yönetimindeki araca binmesi sonucu kaza meydana gelmiş olup, davalı E. E. E. Ltd Şti vekili hatır taşıması ve desteğin araç sürücüsünün alkollü olduğunu bilerek araçta bulunduğu ve müterafik kusuru olduğu iddiasında bulunmuştur. Zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde TBK’nin 52.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması hususunun tartışılmaması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar ve davalı E. E. E. Ltd. Şti. vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar ve davalı E. E. E. Ltd. Şti. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı E. E. E.Ltd. Şti’ne geri verilmesine 18.11.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.