Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/925 E. 2017/7147 K. 22.06.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/925
KARAR NO : 2017/7147
KARAR TARİHİ : 22.06.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; Müvekkilinin 31/05/2010 tarihinde yolcu olarak bindiği …plakalı motosiklete …. plakalı aracın çarpışması sonucu yaralandığını,… plakalı aracın kaza tarihinde … Sigorta Şirketinin sigorta güvencesinde bulunduğunu, müvekkil…’ın meydana gelen kazada motosiklette yolcu olarak bulunduğunu ve bu nedenle kusursuz olduğunu, …/… Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/125 Esas sayılı dosyasında kusur raporu alındığını, davalı … şirketine 25/08/2010 tarihinde başvuru yapıldığını, kısmi ödemenin müvekkilin maruz kaldığı sakatlığın yanında önemsiz olduğunu belirterekşimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinde işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp müvekkiline ödenmesini talep etmiştir. Davacı vekili, ıslah dilekçesinde, dava değerini 5.000,00 TL’den 21.720,11 TL’ye yükseltmiş ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 21.720,11 TL tazminatın davalı … şirketine başvuru tarihinden itibaren ödeme süresinin dolduğu tarih olan 03/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nin 16. maddesinde “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir” hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan, 2918 sayılı KTK’nın “Hukuki Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı sekizinci kısmının beşinci bölümünde “Ortak Hükümler” ana başlığı altında “Yetkili Mahkeme” alt başlıklı 110. maddesinde ise; “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” ifadesine yer verilmiştir.
HMK’nin haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesinde haksız fiilden doğan davalarda uygulamada ve doktrinde oluşan görüşler dikkate alınarak haksız fiilin işlendiği yer dışında zararın meydana geldiği yer, gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve karşılaştırmalı hukuktaki örnekler de dikkate alınarak zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olarak kabul edilmiştir.
Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda; kaza….’ta (….) meydana gelmiş ve davacının yerleşim yeri de Karataş olduğu anlaşılmıştır. Buna göre; davalı süresinde usulüne uygun olarak şubesinin bulunduğu … asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirtmiş olduğundan, yetki itirazının usulüne uygun olduğu kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 22.6.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.