Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/9143 E. 2017/1570 K. 16.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/9143
KARAR NO : 2017/1570
KARAR TARİHİ : 16.02.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; müvekkilinin tescilsiz ve trafik sigortası olmayan motosiklette yolcu olarak bulunduğunu, meydana gelen kazada yaralandığını, bu kaza nedeni ile oluşan bedensel zararlarının tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah ile maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile 192.382,49 TL’nin tahsiline, dava dilekçesinde bakıcı gideri talebi bulunmadığından bakıcı gideri talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeni ile cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK.nın 91. Maddesinde motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu,
… Yönetmeliğinin 9. maddesinde trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabileceği,
Motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK.nın 3.maddesinde de silindir hacmi 50cm küpü geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50km az olan bisiklet olduğu,
2918 sayılı yasanın 103. Maddesinde de motorsuz taşıtlar ile motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
Somut olayda, kazaya neden olan araç kaza tespit tutanağında motosiklet olarak belirtilmiş olup dosya kapsamından trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece, araç üzerinde ve trafiğe tescil kayıtlarında, aracın markası ve nereden alındığı da araştırılıp inceleme yaptırılarak aracın trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığı belirlenmeli, trafik sigortası yapılması zorunlu araçlardan olmadığının anlaşılması halinde davalının davalı …’ndan talep hakkının bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de;
a- Davalı vekili yargılama aşamasındaki savunmasında, davacının araçta hatır için taşındığını ileri sürerek belirlenecek zarardan indirim yapılması gerektiğini bildirmiştir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK.’nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Mahkemece davacının sigortasız araçta hatır için taşındığının ispatlanamadığı gerekçesi ile hatır indirimi talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, davalının savunması üzerinde durularak, taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması gerekirken taşımanın niteliği konusunda yeterli araştırma yapılmadan verilen karar eksik incelemeye dayalı olup karar bu yönüyle de yerinde değildir.
b- Davacı vekili dava dilekçesi ile meydana gelen bu kaza nedeni ile oluşan bedensel zararlarının … Yönetmeliği’nin 9. maddesine göre tespiti ve tahsilini talep etmiş, kaza nedeni ile %100 malul kalan müvekkili için ıslah
dilekçesi ile 192.382,49 TL iş göremezlik tazminatı ve 196.551,36 TL bakıcı giderinin tahsilini talep etmiş, mahkemece dava dilekçesinde bakıcı gideri talebi bulunmadığından bu kalem talebin reddine karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu’nun 55. maddesi uyarınca tedavi giderleri bedensel zarar kapsamında olup davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile açıkladığı bakıcı gideri de bir tedavi gideri olup bedensel zarar kapsamında kalmakla ve davacı vekilince dava dilekçesi ile bedensel zararların tahsili talep edilmekle mahkemece dava dilekçesinde bakıcı gideri talep edilmediğinden bahisle bakıcı gideri talebinin reddine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 16/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.