YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8672
KARAR NO : 2018/6994
KARAR TARİHİ : 10.07.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalılardan …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile 08/05/2011 tarihinde şarampole yuvarlanmasi şeklinde oluşan kazada yolcu konumundaki …’ın hayatını kaybettiğini, bu kazadan kaynaklı olarak davacı müvekkilinin …’ın anne ve babasına 22.464,00 TL tazminat ödediğini belirterek ödenen tazminat bedelinin davalılardan rücuen tahsili için … takibi yapıldığını, davalıların … takibine itirazda bulunduklarını belirterek davalıların itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kazaya karışan aracın … poliçesi bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davalıların sürücüsü ve maliki oldukları aracın sebebiyet verdiği kaza neticesinde vefat eden kişinin mirasçılarına ödenen tazminatın rücu edilmesine ilişkin başlatılan … takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
… Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi; “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için …’na başvurulabilir” düzenlemesini yapmıştır.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası, 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu’nun “Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı bölümünde düzenlenmiş olup; Kanunun 17. maddesinde “Şehirlerarası ve Uluslararası yolcu taşımacıları,
duraklamalar dahil olmak üzere kalkış noktasından, varış noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelecek bir kaza nedeniyle yolcunun ölümü, yaralanması ya da eşyanın zarara uğramasından dolayı sorumludurlar” düzenlemesi yapıldıktan sonra, 18. maddesinde “Taşımacılar, yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanun’un 17. maddesinden doğan sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar” düzenlemesine yer verilmiştir. Davaya konu kazayı yapan aracın, kaza tarihi itibariyle Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin bulunmadığı tarafların da kabulünde olup bu husus dosya kapsamıyla sabittir.
Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın “Tazminat Ödemesinde Öncelikli Sigorta” başlığını taşıyan B.8. maddesinde ise; “Meydana gelen zarar, öncelikle bu sigortadan karşılanır. Sigorta sözleşmesinin hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla 13/10/1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre yapılması zorunlu olan mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur” denilmektedir. Buna göre taşıma ilişkisinde, taşımacılık mali sorumluluk sigortası, mali sorumluluk sigortası ve ihtiyari mali sorumluluk sigortası arasında sıralı sorumluluk ilişkisi kabul edilmiştir.
Açıklanan yasal düzenleme gereği davalı tarafa ait aracın zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası yaptırma mecburiyeti bulunmasına rağmen bu sigortanın yaptırılmadığı açıktır.
Bu durumda, yapılan ödemenin davacı … Hesabının sorumluluğu kapsamında yapılmış olduğu gözetilmek suretiyle, mahkemece (davalı … mirasçısı … tarafından miras redddedilmiş olmakla,diğer davalı … yönünden)davanın esasına girilerek toplanacak deliller ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.