Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/6211 E. 2015/8869 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6211
KARAR NO : 2015/8869
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı, davalıya ait aracın trafik kazası sonucu pert olduğunu ve 28.000,00 TL piyasa rayici belirlendiğini, araç kredi ile alındığından ve üzerinde rehin bulunduğundan, araç bedelinin 27.000,00 TL’sının dava dışı rehin alacaklısı T.C. İş Bankası Aşkale Şubesine ödendiğini, aracın sovtaj bedelinin 7.500,00 TL olduğunu, bakiye 1.000,00 TL’nin teminat amacıyla davalıya ödenmediğini, ihtara rağmen davalının aracın 3.kişilere satışı için gerekli belgeleri müvekkiline vermediğini belirterek hurda bedeli 7.500,00 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 07.03.2007 tarihli oturumda davalıya ödenmeyen 1.000,00 TL’nin hurda bedelinden tenzilini istemiştir.
14.02.2013 gün 2012/57-2013/31 sayılı davanın kabulü ile 7.500,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline ilişkin önceki hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairenin 12.09.2013 gün 2013/9099-12047 sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasından sonra davanın kısmen kabulü ile 6.500,00 TL tazminatın 1.3.2006 ödeme tarihinden işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayanılarak sigortalı aleyhinde açılan tazminat istemine ilişkindir. Davanın 7.500,00 TL tazminat yönünden kabulüne dair 14.02.2013 gün, 2012/57-2013-31 sayılı karar, sadece davalı … tarafından temyiz edilmiş olup, Dairenin 12.09.2013 gün 2013/9099-12047 sayılı ilamıyla hükmün davalı lehine bozulmasına karar verilmiştir. Bu, davalı tarafın daha aleyhine yeni hüküm kurulamayacağı anlamına gelmektedir. Davalı lehine kazanılmış usulü müktesep hak oluşmuştur. Mahkemece, tazminat miktarı yönünden yeni hükümde davalının daha lehine hüküm kurulmuş ise de; bozmadan önceki hükümde temerrüt faizine hükmedilmediği, sadece “7.500,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline” karar verildiği halde (bu hüküm davacı tarafça temyiz edilmediğinden davacı yönünden kesinleştiği bozma ilamının davalı lehine olduğu gözetilmeden) bozmadan sonraki 6.500,00 TL tazminatın 01.03.2006 ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline” karar verilmesi doğru değil bozma sebebi ise de; bu husustaki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi delaletiyle, mülga 1086 sayılı HUMK’nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı …’in temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 1.bendinde yazılı “Davacının davasının kısmen kabulü ile uyulan Yargıtay ilamı da nazara alındığında, 6.500,00 TL hurda bedelinin” ibarelerinden sonra gelen “ödemenin yapıldığı 01.03.2006 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte” ibarelerinin hükümden çıkartılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’e geri verilmesine 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.