Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/6006 E. 2015/14237 K. 16.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/6006
KARAR NO : 2015/14237
KARAR TARİHİ : 16.12.2015

MAHKEMESİ : …. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, davalının sürücüsü, dava dışı .’ın işleteni olduğu araç ile davacının sürücüsü, davacının eşi .’ın işleteni olduğu aracın çarpışması sonucunda meydana gelen maddi hasarlı kazada davacının aracının hasar gördüğünü, tüm kusurun davalıda olduğunu, kaza nedeniyle şok yaşadığını, ruhsal bütünlüğünün zarar gördüğünü, davalı tarafından müvekkile kötü sözler sarfedildiğini, üzüldüğünü belirterek 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etti.
Davalı vekili, manevi tazminatın şartlarının oluşmadığını, kaza nedeniyle davacının yaralanmadığını, araçtaki maddi zararın sigortacı tarafından karşılandığını, kaza nedeniyle asıl davacının müvekkile bağırdığını ve üzücü sözler sarfettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, maddi hasarlı kazada şok ve korku yaratacak bir vehamet bulunmadığı, manevi tazminat şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece dava tümden reddedilmesine rağmen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 4. bendindeki “davalıdan alınıp davacıya verilmesine ” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.