Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/5750 E. 2015/12277 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5750
KARAR NO : 2015/12277
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

MAHKEMESİ :…………Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davacı vekili ve davalı ……….vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.11.2015 Salı günü davacı vekili Av. …….. ve davalı……… vekili Av. … ve davalı … vekili Av. ……. geldiler. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu ……… hakkında takip başlatıldığını, davacı alacaklıdan mal kaçırma amacı ile borçlunun %99 hissesine sahip olduğu……..’ne ait dava konusu taşınmaz üzerinde muvazaalı olarak düşük bedelle ipotek verildiğini, bundan sonra ……………İcra Müdürlüğünün 2012/4511 sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, takip sırasında taşınmazın düşük bedelle satın alınıp diğer davalı………..’ne devredildiğini ileri sürerek muvaazalı bu satışların iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı……..vekili, müvekkili bankanın dava dışı ………’ne ticari kredi verdiğini, kredinin kefillerinden olan borçluların dava konusu taşınmaz üzerinde banka lehine ipotek tesis ettirdiklerini, borçlar ödenmeyince ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçildiğini, borçlu ile yapılan anlaşma gereğince taşınmazın 6.000,000,00 TL bedel karşılığı bankaya devredildiğini, ardından kalan kredi borcunun kapatılması üzerine taşınmazın müvekkil banka tarafından diğer davalı ………..’ne devredildiğini muvazaa söz konusu olmadığından haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ……….. vekili, müvekkilinin iyiniyetli 4.kişi olduğunu, taşınmazın bankadan satın
alındığını
ve bedelin bir başka bankadan kredi çekilerek ödendiğini belirtmiştir.
Davalı borçlular vekili, taşınmazın şirketin kredi borcuna istinaden bankaya ipotek verildiğini daha, sonrada satışının yapıldığını davanın reddi gerektiğini savurmuşladır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddia edildiği, ancak öncelikle davalı …….’ın taşınmaza ipotek koymasına yol açan 6.495,000,00 TL alacak ilişkisinin muvazaalı olduğuna dair delil bulunmadığı,alacağı tahsil edemeyen bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçmesinin olağan dışı bir durum olmadığı, icradaki satış sırasında alacaklının teklifi ile 6.000,000,00 TL aldığı ivazlar arasında oransızlık olmadığı ve dava açıldıktan sonra taşınmazı devir alan……..’nin borçlunun alacaklıyı ızrar kastını bildiği veya bilmesi gereken kişi olduğu kanıtlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve……. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı………. vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı…….. ve …’ye verilmesine, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalı ………….’den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine ve17/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.