YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5060
KARAR NO : 2015/12529
KARAR TARİHİ : 23.11.2015
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/09/2014
NUMARASI : 2013/229-2014/249
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili; davalı K. G.’in mülkiyetindeki aracın park halinde duran davacı şirkete ait araca çarpıp hasar verdiğini, aracın maddi hasarının karşılandığını ancak araçta meydana gelen değer kaybı ile yine aracın çalışmaması nedeniyle uğranılan kazanç kaybının karşılanmadığını belirterek değer kaybına ilişkin şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen avans faizi ile tahsilini, kazanç kaybına ilişkin şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın davalı gerçek kişi yönünden yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, kazanın meydana gelişine ilişkin herhangi bir itirazının bulunmadığını ancak davalıya ait aracın A.. A.. tarafından sigortalandığını, bu sigorta çerçevesinde meydana gelen zararlardan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, davacı tarafından yaptırılan kasko sigortasında araç teminine ilişkin klozun bulunduğu, bu klozun kullanılıp kullanılmadığının tespitinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı A.. A.. vekili; değer kaybı ve kazanç kaybının teminat dışı bulunduğunu, olay tarihinden itibaren faiz istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, haksız fiil olduğu için yasal faiz talep edilebileceğini, sigortalının kusuru halinde sorumlu oldukları için kusurun araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davacı talebini değer kaybı yönünden 1.333,13, kazanç kaybı yönünden 800,00 TL’ye çıkartarak ıslah etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; 1.333,13 TL değer kaybının K.. G.. yönünden olay tarihi olan 05/06/2013 tarihinden itibaren, davalı A. Sigorta A.Ş yönünden ise 05/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile alınarak davacıya verilmesine; 800,00 TL kazanç kaybının davalı K.. G..’den olay tarihi olan 05/08/2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı vekilinin kazanç kaybını yalnızca malikten talep ettiği, davalı sigorta şirketinden kazanç kaybına yönelik bir talepte bulunmadığı görülmüştür. Ancak mahkemece hükümde sigortadan da kazanç kaybı talep edilmiş gibi reddin sonucu olarak sigorta şirketi lehine, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK’nin geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 Sayılı HUMK’nin 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasındaki ”Davalı A. Sigorta A.Ş davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş olup, 800,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine”şeklinde belirtilen bendinin hükümden çıkartılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.