Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/4642 E. 2015/12491 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4642
KARAR NO : 2015/12491
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

MAHKEMESİ : Rize 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/12/2014
NUMARASI : 2013/517-2014/792

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili özetle; davalı tarafın maliki ve sürücüsü bulunduğu araç ile 07/12/2012 tarihinde seyir halinde iken maddi hasarlı kaza yaptığını, (Cevaba cevap dilekçesinde davalının yaya olduğu ve kusurlu davranışı sonucu kazaya sebebiyet verdiği belirtilmiş) meydana gelen bu kaza neticesinde müvekkili şirketin kazada zarar gören üçüncü şahıslara tazminat ödemek zorunda kaldığını davalı aleyhine bu alacağın tahsili için Rize İcra Müdürlüğünün 2013/2771 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının söz konusu bu takibe ve borca itiraz ettiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiği, davalının takibe yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili özetle müvekkili araç maliki ve sürücüsü imiş gibi kendisine ihtarname gönderildiğini, oysa müvekkilinin araç maliki ve sürücüsü olmadığını, bu haliyle açılan takibin haksız ve kötü niyetli açıldığını, müvekkilinin söz konusu takibe haklı ve somut gerekçe ve delillere dayalı olarak itiraz ettiğini iddia ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ile davalıların itirazının 1.969,71 TL asıl alacak, 53,41 TL işlemiş faiz üzerinden iptali ile takibin devamına dair karar verilmiş ve hüküm süresi içerisinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nin geçici 3.maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK’nun 427.maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.893,60 TL’sına çıkarılmıştır.
Davanın red edilen kısmı 574,19 TL olup, temyize konu karar, anılan tarihten sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İBK uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı H..Sigorta A.Ş vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün davacı taraf yönünden kesin olması nedeniyle REDDİNE, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 103,59 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine 19/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.