Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/4072 E. 2017/9933 K. 01.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4072
KARAR NO : 2017/9933
KARAR TARİHİ : 01.11.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 23.08.2012 tarihinde polis olarak çalışan …’in motorize ekip ile görevli olduğu sırada davalının sevk ve idaresindeki minibüs ile çarpışması sonucunda yaralandığını, bu kaza nedeniyle 2330 sayılı nakdi tazminat ve aylık bağlanması hakkındaki kanun ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan yönetmelik gereğince verilen karar uyarınca polis memuru …’e 14.06.2013 tarihinde 7.014,50 TL tutarındaki nakdi tazminat ödendiğini belirterek, şimdilik, 7.014,50 TL’nin 14.06.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 1.753,50 TL 14/06/2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK.’nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK’nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL’ye çıkarılmıştır.
Mahkemece davalılar aleyhine 1.753,50 TL tazminata hükmedildiğinden, davalı yönünden hüküm kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca …’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporundaki kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin hükmün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 01/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.