Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/373 E. 2015/11657 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/373
KARAR NO : 2015/11657
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

MAHKEMESİ : İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/03/2014
NUMARASI : 2011/155-2014/162

BİRLEŞTİRİLEN DAVA
MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
NUMARASI : 2013/167-2013/131

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, asıl ve birleştirilen davada İ.-K.Z. İ.O.düzenlenen Kapadokya gezisi sırasında meydana gelen kazada 34 kişinin öldüğünü, 30 kişinin yaralandığını, davalı tarafa ait aracın işleteni, sürücüsü ve aracı kendi adına çalıştıran şirketin kusurlu ve sorumlu olduklarını, davalı S.. K..’un okul müdürü olup basiretli bir amir gibi davranmaması, denetim, kontrol görevlerini tam olarak yapmaması sebebiyle kusurlu ve sorumlu bulunduğunu, kazada yaşamını yitiren dava dışı F.ve O.Ç. mirasçıları tarafından müvekkili aleyhine İzmir 2.İdare Mahkemesinde açılan tazminat davasının kısmen kabul edildiğini, derecattan geçerek kesinleştiğini, icra müdürlüğüne 135.817,65 TL ödendiğini belirterek şimdilik bu meblağın ödeme tarihinden işleyecek faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiş; 06.03.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini artırarak toplam 139.263,22 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek faiziyle tazminini istemiştir.
Davalı A.Tur. Tic. Ltd. Şti yetkilisi, şirketin işleten sıfatının olmadığını, kusuru kabul etmediğini, davanın zamanaşımına uğradığını, idare mahkemesinin temyiz sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı S.. K.., olayda kusur ve sorumluluğun olmadığını, bütün hazırlıkların valilik kararıyla, şahsının kontrolünde yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen dosya davalısı İ.. G.., aracın kendi adına trafikte kayıtlı olduğunu, A.Tur. Tic. Ltd. Şti adına çalıştırıldığını, sürücü C.’un da şirket ortaklarından olduğunu sigorta şirketlerinin hak sahiplerine ödeme yaptığını savunmuştur.
Mahkemece, davalı S.. K.. hakkındaki davanın reddine, davalılar A.Tur. Tic. Ltd. Şti, C. Ç. mirasçıları (N. velayeten kendi adına asaleten M.. Ç.., Ç.. Ç..) ve birleştirilen dosya davalısı İ.. G.. aleyhindeki davanın kabulü ile 139.263,22 TL tazminatın 2.9.2010 tarihinden işleyecek yasal faiziyle bu davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı idare tarafından, zarar görenlere, dosyadaki bilgi ve belgelere göre 4.8.2010 tarihinde tazminat ödemeleri yapılmıştır.
Aleyhinde hüküm kurulan davalılar aracın işleteni, sürücünün mirasçıları ve aracı kendi nam ve hesabına işleten şirket olup davacının zararı ödediği tarihte temerrüde düşmüşlerdir. Bu durumda mahkemece 4.8.2010 tarihinden itibaren temerrüt faizine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi 2.9.2010 tarihinden itibaren faize karar verilmesi doğru değil, bozma sebebi ise de; bu konudaki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nin geçici 3.maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK’nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı M.. B.. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 2.bendinde yazılı “Diğer davalılar aleyhine açılan asıl ve birleşen davanın kabulü ile 139.263,22 TL rücu tazminatının” tümcesinden sonra gelen “02.09.2010 tarihinden” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine “4.8.2010 temerrüt tarihinden” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.