Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/2822 E. 2015/11406 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2822
KARAR NO : 2015/11406
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2014
NUMARASI : 2014/607-2014/382

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının işleteni olduğu ve kaza tarihinde 3. kişinin sevk ve idaresinde bulunan araca, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu araç tarafından, dönel kavşak içinde çarpılması sonucu araçta maddi hasar oluştuğunu, davacının aracındaki onarım bedelinin davacının kasko sigortacısı tarafından karşılandığını, kazada hasar gören araçta değer kaybı oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini dava etmiş; yargılama aşamasında talep ettiği tazminat miktarını 3.000,00 TL. artırarak 8.000,00 TL. tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, şirketlerinin yerleşim yerinin Beşiktaş olması nedeniyle mahkemenin yetkisiz olduğunu, kazaya karışan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduklarını,kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının dolaylı zarar olduğunu ve bu zarardan sorumluluklarının olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle,davanın kabulü ile 8.000,00 TL. tazminatın davalı şirketin temerrüt tarihi olarak kabul edilen dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafında temyiz olunmuştur.
Dava, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına dayalı olarak açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece hükme esas alınan kusur raporuna, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde,bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı tarafça, iş bu davada araç hasarı talep edilmemiş, ancak kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybı istenmiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda 8.000,00 TL. değer kaybı tazminatına hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, araç değer kaybı hesaplamasının doğru yapılmadığı, bu bağlamda raporun yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmektedir. Eksik inceleme ve hüküm kurmaya elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilemez.
Bu durumda mahkemece, araç değer kaybı konusunda hesap yapmaya ehil, İTÜ ve Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek hasar konularında uzman bilirkişi(makina mühendisi) veya bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre, davacı aracının modeli, markası,kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak, kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 02/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.