YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19269
KARAR NO : 2016/5010
KARAR TARİHİ : 19.04.2016
Davacı …. İle davalılar … Restaurant Mücevherat Saat Hayvancılık İnşaat Tic.Ltd.Şti, …, …, …, …, … aralarındaki dava hakkında … 3.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 16.4.2013 gün ve 2012/113 Esas 2013/110 Karar sayılı hüküm Dairemizin 31.03.2015 gün, 2013/18096 Esas ve 2015/5188 sayılı Kararı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar … ve … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlular hakkında takip başlatıldığını, borçluların alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiğini, bu tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … ve … vekili, aciz belgesinin olmadığını, taşınmazı asıl borçlu şirketten değil kefil olan …’ten satın aldıklarını, tapudaki bedelin düşük gösterilmesinin tek başına muvazaanın kanıtı olamayacağından, haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, kendisinin galerici olduğunu dava dışı …’ye haricen araç sattığını, aralarında yapılan sözleşme gereğince satışın resmi olarak borçlu …’e yapıldığını, bedel için düzenlenen senetlerin ödenmemesi üzerine taşınmazların devredildiği işlemin borcun doğumundan önce yapıldığını belirtmiştir.
Davalı borçlular ayrı ayrı verdikleri dilekçelerinde, borcun takip talebindeki miktar kadar olmadığını, taşınmazların vekil aracılığı ile yapıldığını ve alınan paralar ile borçlarının ödemeye çalıştıklarını, muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddine istemişlerdir.
Mahkemece, davalı … ve … tarafından satın alınan taşınmazların, satış bedelleri ile raiç bedelleri arasında fahiş fark olduğu bu kişilerin aynı zamanda borçlu …’in kefili olduklarından borçlunun mal kaçırma amacını bilebilecek şahıslardan oldukları, davalı … yönünden ise mutad ödeme araçları dışında yapılan tasarrufların batıl olduğu, diğer taşınmazın ise … tarafından satış tarihinden
hemen sonra kısa aralıklar ile aynı bedelle İbrahim’e satılmasının mal kaçırma amacına yönelik olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı …, … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazlar üzerindeki ipotekler dikkate alındığında,801 Ada 6 parsel dışındaki taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile raiç bedelleri arasında fahiş fark bulunmamakla birlikte, borçlu olan karı-kocanın taşınmazlarının kısa aralıklar ile davalılara satması, davalı …’in bu satışların bir kısmında üçüncü kişi bir kısmında dördüncü kişi olması karşısında borçlunun ekonomik durumunu bilebilecek şahıslardan olduğunun da anlaşılmış bulunmasına nedeniyle davalılar … ve … vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle sonuç olarak usul ve kanunun uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalılar … ve … vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı … vekilinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan,davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme isteminin REDDİ gerekmiştir.
2-Dava konusu 4427 ada 1,2,3,4, nolu bağımsız bölümlerinin … 1.İcra Müdürlüğünün 2012/5268 sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip sonucu Türkiye Vakıflar Bankasının 393.361.00 TL’lik alacağı karşılığı 4.9.2013 tarihli ihale sonucu dava dışı A. …’e 356.250 TL bedelle ihale edildiği ihalenin kesinleştiği,satış bedelinin mevcut ipotek borcunu karşılamadığı dolayısıyla eldeki dosya yönünden arta kalan para olmadığı anlaşıldığından dava konusu 4427 ada 1,2,3,4, nolu bağımsız bölümler yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yerolmadığına karar verilmesi gerekirken davanın tüm taşınmazlar yönünden kabulü isabetli görülmediğinden davalı … vekilinin anılan bağımsız bölümler yönünden karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı … vekilinin sair karar düzeltme isteminin reddine,2 nolu bentte açılanan nedenlerle davalı … vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizini 31.03.2015 gün, 2013/18096 Esas ve 2015/5188 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak yerine;
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazlar üzerindeki ipotekler dikkate alındığında, 801 Ada 6 parsel dışındaki taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile raiç bedelleri arasında fahiş fark bulunmamakla birlikte, borçlu olan karı-kocanın taşınmazlarının kısa aralıklar ile davalılara satması, davalı …’in bu satışların bir kısmında üçüncü kişi bir kısmında dördüncü kişi olması karşısında borçlunun ekonomik durumunu bilebilecek şahıslardan olduğunun da anlaşılmış bulunmasına nedeniyle davalılar … ve … vekillerinin yerinde görülmeyen tüm, davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava konusu 4427 ada 1,2,3,4, nolu bağımsız bölümler yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmediğinden anılan parseller yönünden hükmün temyiz eden davalı … lehine BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 7.097,78 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar … ve …’den alınmasına, tashihi karar peşin harcın karar düzeltme isteyen davalı …’ye geri verilmesine 19.4.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.