Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/19256 E. 2018/10346 K. 08.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19256
KARAR NO : 2018/10346
KARAR TARİHİ : 08.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, davalı … Müdürlüğüne ait … plaka sayılı aracın davalı … ‘in idaresinde iken 18.05.2011 tarihinde müvekkillerinin eşi ve anneleri …’un durakta inmekte olduğu esnada, davalı şoförün kapıyı hemen kapatıp hareket etmesi nedeniyle elbisesi kapıya sıkıştığından otobüsün altında kalarak vefat ettiğini, kazaya karışan aracın … Sigorta A.Ş. Tarafından trafik sigortası ile sigortalandığını, davalı şoförün asli ve tam kusurlu olduğunu, sigorta şirketinin 29.116,00 TL ödeme yaptığını, davacıların müteveffanın ölümü nedeniyle çektikleri acı, ızdırap ve elemin ömür boyu süreceğini beyanla; 30.000,00 TL maddi tazminat ile davacıların her biri için 10.000,00’er TL olmak üzere toplam 70.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsilini ayrıca; müteveffanın eşi davacı …’un maluliyeti nedeniyle eşinin destek ve bakımına muhtaç ve eşinin ölümü nedeniyle bakıcıya ihtiyacı olduğundan bakıcıya ödenecek ücretinde tazminat hesabında dikkate alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılar …, … ve … Sigorta A.Ş. Vekilleri ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile; davacı eş … için 10.000,00 TL, diğer davacılar için 7.000,00’er TL olmak üzere toplam 52.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve…’den kaza tarihi olan 18/05/2011 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacı eş …’un destekten yoksun kalma tazminatının kısmen kabulü ile 11.194,24 TL’nin … ve …’den kaza tarihi olan 18/05/2011 tarihinden, Sigorta Şirketi yönünden ise dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davaya konu trafik kazası nedeniyle … 4.Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/98 Esas ve 2012/956 Karar sayılı dosyasında görülen ceza dosyası getirtilmiş, dosyanın incelenmesinde katılanların bir kısım davacılar, sanığın davalı … olduğu, sanığa taksirle ölüme neden olmak suçundan hapis cezası verilerek hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, kararın 31/02/2012 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkemece, kusur konusunda ayrıca rapor alınmaksızın söz konusu ceza dosyasındaki kusur durumuna göre hüküm kurulmuştur. Ceza dosyasında trafik bilirkişisinden alınan raporda sanık … ‘in asli ve tam kusurlu, müteveffa …’un kusursuz olduğu bildirilmiş sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, 5271 sayılı CMK’nın 23. maddesinde belirtilen hükümlerden değildir. Bunun sonucu olarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, CMK’nın 223. maddesinde sayılan hükümlerden olmadığından, bu tür kararların yasa yararına bozulması durumunda yargılamanın tekrarlanması yasağına ilişkin kurallar uygulanamayacağı gibi, davanın esasını çözen bir karar bulunmadığı için verilecek hüküm veya kararlarda lehe ve aleyhe sonuçtan söz edilemeyecektir. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.05.2011 gün ve 2011/4-61, E., 2011/79 K; 06.10.2009 gün ve 2009/4-169 E, 2009/223 K sayılı ilamları).
Bununla birlikte davaya konu kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. maddesi gereğince; hukuk hakimi, ceza mahkemesince belirlenmiş ve kesinleşmiş olan maddi olgu ile bağlı ise de; kusurun bulunup bulunmadığı ve oranına ilişkin ceza mahkemesi kararı ile bağlı olmadığı gibi, kusura ilişkin saptamaya dayanan beraat kararı ile de bağlı değildir.
Somut olaya bakıldığında maddi olgunun belirlenmesi yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığından, hukuk hakimini bağlamayacağının kabulü gerekir. (YHGK’nun 1.2.2012 gün 2011-19/639 E, 2012/30 K. sayılı ilamı). O halde mahkemece İstanbul Teknik Üniversitesi makine-trafik kürsüsünden ya da Karayolları Genel Müdürlüğü trafik-fen alanında uzman kişilerden oluşacak bilirkişi heyetinden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp, davalı tarafın kusur durumuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Diğer yandan; 1 nolu bentte bahsi edilen ceza dosyasının karar duruşmasında sanık müdafii müvekkili …’in katılana 10.000,00 TL ödeme yaptığını beyan etmiş, bu beyana karşı katılan vekili “İETT ödeme yapmayıp, diğer ödemelere bir diyeceğimiz yoktur” şeklinde beyanda bulunmuş olup, katılan vekilinin söz konusu beyanı ödemenin ikrarı niteliğinde olduğundan Mahkemece ödeme tarihi araştırılarak, söz konusu ödeme güncellenmek suretiyle tazminat hesabı yapılmak üzere hesap bilirkişisinden ek rapor aldırılmak yerine, davalı vekillerinin ödeme iddiaları ve ceza dosyasında katılan vekilinin ikrarı nazara alınmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli değildir.
3- Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davalılar … ve … vekillerinin manevi tazminata ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar … ve … vekillerinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar … ve …’e geri verilmesine 08/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.