Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/19066 E. 2016/723 K. 21.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/19066
KARAR NO : 2016/723
KARAR TARİHİ : 21.01.2016

MAHKEMESİ :……Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı dava şartı yokluğundan davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkiline işyeri sigorta poliçesiyle sigortalı işyerinde AVM hattı dükkan girişindeki su borusunun patlaması nedeniyle hasar meydana geldiğini, davalı şirketin gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek sigortalı işyerinde borunun patlamasına neden olduğunu, hasar nedeniyle sigortalıya ödeme yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 24.632,91 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; davada taraf ehliyetlerinin olmadığını, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre profesyonel yöneticilik görevini ifa ettiklerini, malik sıfatları bulunmadığını, bağımsız bölümlerin bakım veya onarımlarıyla ilgili görevlerinin olmadığını, sigortalı işyerinde bulunan klimaların başka bir firma tarafından bakımları yapılırken su borusuna zarar verildiğini ve herhangi bir kusurlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın zarara sebebiyet veren kat maliki hakkında açılması gerektiği gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigortası sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesinde sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal edeceği hüküm altına alınmıştır. Kanunun açık lafzı gereğince zararı ödeyen
sigortacı ancak sigortalının sorumlulara karşı dava hakkı bulunması halinde zarar sorumlularına karşı rücu talebinde bulunabilir.
Somut olayda, sigortalı işyerinde bulunan klimaların bakımı yapılırken işyerinin tavanından geçen fancoil borusunun patlaması neticesinde işyerinde hasar meydana gelmiştir. Bu nedenle zararın meydana gelmesinde davalının sorumluluğu bulunmayıp sigortalının davalıya dava açma hakkı yoktur. Sigortalının dava hakkı olmadığından zararı ödeyen sigortacının da halefiyet yoluyla dava açma hakkı bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu gereğince rücu şartlarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmasa da verilen karar sonuç itibariyle doğrudur. Mahkemece verilen karar sonuç itibariyle doğru olduğundan hükmün, gerekçesi değiştirilerek yukarıda açıklanan gerekçeyle düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün yukarıda açıklanan gerekçeyle düzeltilerek ONANMASINA 21.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.