Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/18935 E. 2018/10448 K. 12.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18935
KARAR NO : 2018/10448
KARAR TARİHİ : 12.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali (tazminat) davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, 11.07.2010 tarihinde davalının maliki ve sürücüsü olduğu tescilsiz motorsikletin karıştığı trafik kazasında yaralanan … ‘a ödenen 26.789,64 TL tazminatın kusurlu davalıdan rücuen tahsili için … İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasında başlatılan ilamsız icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini beyanla sözkonusu icra dosyasındaki davalının itirazının iptali ile %40’dan az olmayacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kaza sonucu oluşan zarar ile davacının istediği tazminatın bağdaşmadığını, fahiş olduğunu, müvekkilince daha önce davalı tarafından talep edilen miktarın ödendiğini beyanla davanın reddine ve %40’dan az olmayacak şekilde kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2011/264 sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan mahkemenin görevine yönelik sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasında cismani zarar nedeniyle dava dışı 3. kişiye ödenen maddi tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacı-takip alacaklısı …, dava dışı 3. kişiye ödediği tedavi giderine yönelik olarak davalı-borçluya kusur oranında icra takibi yapmış, davalının itirazı üzerine takip durmuştur.
Mahkemenin hükme esas aldığı hukukçu bilirkişi tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunda, 12.08.2010 ile 07.01.2011 tarihleri arasındaki davacının ödemelerine esas fatura içeriklerine ve dosyaya uygunluğuna hiç değinilmemiş olup, rapor bu haliyle hüküm kurmaya yeterli değildir. Mahkemece yapılması gereken iş, tıp alanında uzman bir bilirkişiden, dosyada mevcut hastane evrakları, dava dışı 3.kişinin gördüğü tedavi ve yaralanmasının mahiyeti ile dosyada mevcut fatura tutarları ile ayrıntılı fatura dökümünde yer alan tedaviye yönelik uygulama, ilaç ve tıbbi malzemelerin uyumlu ve uygun olup olmadığı hususlarında, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık bilirkişi raporu alınarak, sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan yetersiz bilirkişi raporuna istinaden hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.