Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/18415 E. 2018/10286 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18415
KARAR NO : 2018/10286
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı …Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin 14/01/2005 tarihinde ticari minibüsüyle Kemer istikametinden Antalya istikametine seyrederken, davalılardan … yönetiminde ve diğer davalı şirkete ait bulunan aracın, müvekkili davacının idaresindeki ticari minibüse çarparak minibüste maddi hasar, kazanç kaybı meydana geldiğini ve davacı müvekkilinin de ağır şekilde yaralandığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen hasar vs masrafı 23.535,00 TL, 2.000,00 TL tedavi masrafı, 2.000,00 TL aracın çalışmamasından dolayı uğranılan maddi kayıp, 8.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 35.535,00 TL’nin olay tarihi olan 14/01/2005 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 3.12.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile, asıl davada istedikleri 35.535,00 TL tazminata ek olarak 65.117,60 TL işgöremezlik tazminatı, önce istenene ilaveten 5.702,72 TL tedavi gideri, olmak üzere toplam 106.354,72 TL’nin olay tarihi olan 14.01.2005 tarihinden itibaren davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre davalı … hakkında açılan davanın pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine davalı … Club Salima AŞ aleyhine açılan davanın ıslahla artırılan kısım gözetilerek kısmen kabulü ile; 46.632,00 TL işgücü kaybı tazminatının 03/12/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine yedek parça, işçilik, değer kaybı ve kazanç kaybı tazminatı olmak üzere 23.535,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tedavi gideri yönünden açılan davanın 6011 Sayılı Yasa’nın geçici 1 nci maddesi gereğince reddine, 8.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … Club Salima A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı … Club Salima A.Ş. vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve araç hasarı talebine ilişkindir.
25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesinde “Trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı,” aynı yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği,” öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir.
Karayolları Trafik Kanununa göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur. Sigorta şirketi motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, sigorta poliçesi için prim ödeyen işletenin ve eylemlerinden sorumlu olunan sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü (belgeli tedavi giderleri), yukarıda belirtilen 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemeyle sona erdirilmiş bulunmaktadır. Daire uygulaması da bu yöndedir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre davadan sonra yürürlüğe giren kanun değişikliğiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak söz konusu madde kapsamında kalan belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Kanunun 98. maddesi kapsamında olmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten ve işleten hukuki sorumluluğunu yüklenen sigortacının sorumluluğu devam etmektedir.
Bu durumda mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun davaya dahil edilerek, uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinden 2918 sayılı Yasanın 98.maddesi kapsamında kalanların ve Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğuna esas olanların belirlenerek 2918 Sayılı Yasanın 98 maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, yasa kapsamı dışında kalan giderlerden ise davalıların sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacı taraf, dava ve ıslah dilekçesinde, davaya ve ıslaha konu ettiği maddi tazminat için kaza tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yedek parça, işçilik, değer kaybı ve kazanç kaybı tazminatı ve manevi tazminata ilişkin hükümde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın temeli, haksız eyleme dayanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek dava açarken gerekse ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Bu sebeplerle mahkemece yedek parça, işçilik, değer kaybı ve kazanç kaybı tazminatı ve manevi tazminata ilişkin hükümde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi isabetli görülmemiştir.
4-6100 Sayılı HMK.nın 297. maddesinde verilen hükümde, iddia ve savunma yönünden toplanan deliller, delillerin tartışması, varılan sonuçla ilgili hukuki nedenler, taraflara yüklenen borç ve sağlanan hakların kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması gerektiği belirtilmiştir. HMK.nın 26. maddesine göre Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır.
HUMK.’nun 83. ve devam maddelerinde(6100 sayılı HMK 176. ve devamı maddeleri) düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunun değiştirebilmesi imkanını sağlamaktadır. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Bu hale göre yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmadığı gibi, ıslahla dava dilekçesinde talep edilmeyen işgücü kaybı tazminatı istenemeyecektir.
Somut olayda davacı vekili, dava dilekçesinde işgücü kaybı tazminatı talebi olmadığı halde ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporunda hesaplanan işgücü kaybı tazminatını da talep etmiş ve mahkemece 46.632,00 TL işgücü kaybı tazminatına hükmedilmiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin dava dilekçesinde talep etmediği işgücü kaybı tazminatını ıslah dilekçesi ile talep etmesi ve mahkemece bu talebin kabul edilmesi hatalı görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı … Club Salima A.Ş. vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … Club Salima A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün
BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı … Club Salima A.Ş.’ye geri verilmesine 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.