Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/18266 E. 2019/120 K. 15.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18266
KARAR NO : 2019/120
KARAR TARİHİ : 15.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar … ve ark.(… mirasçıları)vekili ve davalı … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili,17/11/2008 günü müvekkilinin sevk ve idaresindeki 11,5 ton elma yüklü … plakalı kamyonu ile seyir halinde iken, karşı yönden gelen … idaresindeki aracın müvekkilinin şeridine geçerek müvekkilinin aracına çarpması neticesinde müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, diğer sürücü … hayatını kaybettiğini, geriye kalan tüm mirasçılarına husumet yöneltmek gerektiğini, … plakalı aracın maliki ve işleteni olması sebebiyle … Belediyesine de husumet yöneltildiğini, kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında diğer sürücünün kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin aynı zamanda maliki olduğu kamyonunun ağır şekilde hasar gördüğünü, müvekkilinin nakliyesini yaptığı … isimli şahsa ait yüklü miktardaki yaş meyve ve bu yükü muhafaza eden plastik kasaların telef ve zayi olduğunu, müvekkilinin zayi olan elmalar için mal sahibine 16.100,00 TL ve kasalar için ise 3.400,00 TL ödediğini, müvekkilinin tedavi masrafları ve çalışamaması nedeniyle zarara uğradığını, müvekkili tarafından hasara ilişkin olarak … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/292 D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını ve kamyondaki tüm hasarların ayrıntılı olarak tespit edildiğini, yine kazadan hemen sonra
müvekkilinin çekici-kurtarma bedeli olarak 590,00 TL, kamyon kurtarıldıktan sonra kazalı olarak nakli için 767,00 TL ödendiğini, buna ilişkin faturaların da dilekçe ekinde bulunduğunu, şimdilik müvekkilinin tedavi ve iş göremezlik zararı olarak 5.000,00 TL, aracın hasarı değer kaybı ve çalışamamış olması nedeni ile de 35.000,00 TL talep ettiklerini belirterek toplam 60.857,00 TL maddi tazminat ile ayrıca 15.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, yargılama sırasında kalıcı ve geçici iş göremezlik zararı yönünden talebini 35.121,72 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 8.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 17/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, maddi tazminat davasının kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 90.978,72 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 17/11/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, karar verilmiş, karar davalılar … ve ark.(… mirasçıları) vekili ve davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin aşağıdaki bentler dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece benimsenen makine mühendisi bilirkişi raporu doğrultusunda, davacıya ait araç için 5.000,00 TL değer kaybı bedeline hükmolunmuş ise de, mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı hesaplaması Daire kriterlerine uygun biçimde doğru yapılmamıştır.
Mahkemece; yapılacak iş araç değer kaybı konusunda, tüm dosya kapsamına göre; davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarının nitelik ve niceliği vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak, kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark (aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi) hususunda ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Eksik incelemeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması isabetli değildir.
3-HUMK’un 275 (HMK.md.266) ve devamı maddelerine göre, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir.
Davacı tarafından, elma yüklü aracındaki 11.500 kg elmanın ve elmaların bulunduğu kasaların zayi olduğu iddiası ile de tazminat talebinde bulunulmuş, mahkemece bu konuda hükme esas alınan bilirkişi raporu ise makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenmiş olup rapor, söz konusu bilirkişinin uzmanlığı itibarı ile bu konudaki uyuşmazlığın kapsam ve niteliğine göre karar vermeye yeterli değildir.
Bu halde mahkemece, ziraat mühendisi bilirkişi marifetiyle, davacı aracında bulunan 11.500 kg elmanın (cinsi de araştırılarak) bedeli ve bu miktar elmanın içinde bulunacağı kasaların sayısı ve bedelinin ne kadar olduğunun belirlenmesi yönünden ayrıntılı ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
4-Davacının iş ve güçten kalma zararının hesabında davacının gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Çalışma hayatının aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemi olan pasif devre olarak ayrılması ve pasif devrede zararın asgari geçim indirimsiz asgari ücret düzeyinde bir zarar olacağının kabulünün gerektiği Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır.Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi (AGİ), ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez.
Somut olayda, davacının pasif dönemine ilişkin tazminata esas geliri belirlenirken AGİ dahil edilmiş asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması hatalıdır. Bu nedenlerle, pasif döneme ilişkin hesaplamanın, AGİ dahil edilmemiş asgari ücret üzerinden yapılması konusunda, rapor düzenleyen aktüerya uzmanından ek rapor alındıktan sonra, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 15/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.