Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/17818 E. 2018/10940 K. 20.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17818
KARAR NO : 2018/10940
KARAR TARİHİ : 20.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, davacı müvekkillerin murisi …’ın … Şubesinden kredi kullandığını, bu kredinin kullanımı nedeni ile kredi ödemesinin sonuna kadar … sigortası poliçesi yapılması için şube ile anlaştığını, müvekkilinin poliçesinin şube tarafından 17.04.2006 tarihinde yapıldığını, şube ile yapılan anlaşma gereği sona eren poliçenin, yeni poliçe ile güncellenmesi şeklinde olduğunu, muris …’ın poliçenin yapılması ile birlikte prim bedelinin hesabından otomatik ödenmesi için talimat verildiğini, müvekkilin ikinci yıl poliçesinin 17.04.2007 tarihinde düzenlenmesi gerekirken 03.09.2007 tarihinde düzenlenerek prim bedelinin de hesaptan otomatik olarak kesildiğini, poliçede vefat nedeni ile 163.291,00 TL teminat verildiğini, müvekkillerinin murisi …’ın 09.10.2007 tarihinde vefat ettiğini, bu vefat nedeni ile müvekkillerinin davalı … şirketine süresinde ihbarda bulunduklarını, davalı … şirketinin 11.12.2007 tarihli yazısı ile vefat nedeni ile tazminat talebini reddettiğini belirterek 163.291,00 TL’nin davalı … şirketinden
02.11.2007 tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, sigortalının hastanede kolon ca tanısıyla yattığı süre içinde müvekkili şirketten satın alınan poliçe tanzimi sırasında bildirilmeyen hastalık nedeniyle gerçekleşen vefat teminatının yasal hükümler çerçevesinde ödenmesinin mümkün olamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, … 11. Hukuk Dairesinin 26/3/2013 günlü 2011/4708 E 2013/5886 K sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, … … poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacıların murisi … ile davalı … şirketi arasında ticari kredi sözleşmesi kapsamında … … poliçesi tanzim edildiği iddiasıyla eldeki dava açılmış, mahkemece hastalığın kasten gizlendiği, … şirketinin sözleşmeden cayma hakkı bulunduğu ve bu hakkın kullanılmış olması nedeniyle tazminat sorumluluğunun söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın ve davacıların talebine konu poliçenin incelenmesinde, taraflar arasında (düzenlenen 17/4/2006-2007 vadeli Kredili … Sigortası Poliçesinin vade bitimi sonrasında) 03/09/2007-2008 vadeli 163.291,00 TL vefat teminatı olan ikinci poliçenin düzenlendiği,ikinci poliçe prim bedelinin 1.224,68 TL olarak belirtildiği ve bu bedelin tamamının davalı … şirketince banka aracılığı ile tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Davalı … şirketi vekili, her ne kadar poliçe tanzim tarihinde kanser hastası olan sigortalının bu durumu müvekkilinden saklaması nedeniyle poliçenin geçersizliğini ileri sürmekte ise de; sigortalının hastalığını davalı … şirketinden kasten sakladığı hususunda bir delil bulunmadığı gibi, poliçe prim bedelinin tamamının davalı tarafça tahsil edilmesi nedeniyle taraflar arasında geçerli bir sözleşmenin kurulduğu hususu tartışmasızdır.
Poliçenin incelenmesinde, poliçenin hiçbir sayfasında sigortalının imzasının bulunmadığı, sigortalının sağlık beyanının alınmadığı anlaşılmaktadır. … şirketi olan
davalının, poliçenin tanzimi sırasında basiretli bir tacir gibi davranarak sigortalıya bu hususlarda gerekli soruları yöneltip, cevaplarını alması gerekmektedir. Basiretli bir tacir gibi davranmayarak, sigortalıya gerekli soruları yöneltmeyen, poliçede imzasını almayan, ancak buna rağmen poliçe prim bedelinin tamamını tahsil eden davalı … şirketinin, sigortalının bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek bu durumdan lehine sonuç çıkarması kabul edilemez. Bu nedenle,mahkemece, davacıların poliçe bedelindeki vefat teminatını talep etme hakkının olduğu kabul edilerek bu doğrultuda karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozma sebebi yapılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.