Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/17630 E. 2018/9539 K. 24.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17630
KARAR NO : 2018/9539
KARAR TARİHİ : 24.10.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki, tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, 10.02.2011 tarihinde davalı …’e ait ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, davalının bu olayda tam kusurlu olduğunu ileri sürerek şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın da işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı …’ten tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, davalıya ait araç yönünden sigorta poliçesi mevcut olmadığını, yaptıkları araştırmada Işık Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalı olduğunu, tedavi giderlerinin de reddinin gerektiğini zira Sosyal Sigortalar Kurumunca bu giderlerin karşılandığını, davacının kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatları da mahsup etmesinin gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin aracında maddi hasarlar meydana geldiğini, müvekkilinin bu olayda kastı, kusuru ve ihmali bulunmadığını, ceza dosyasının sonucunun beklenilmesini talep ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, … Sigorta A.Ş.’nin kaza dönemini kapsar poliçesi bulunmadığından davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açılan davanın reddine, davalı …’e karşı maddi ve manevi tazminat istemi ile açılan davanın kısmen kabulü ile 4.925,93 TL maddi tazminat ve 2.000,00 TL manevi tazminatın
olay tarihi olan 10.02.2011 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek sureti ile davalı …’ten tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK’nın 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden manevi tazminat bakımından verilen karar kabul edilen miktarlar bakımından davalı … bakımından kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz istemlerinin verilen hükmün miktar itibari ile kesin olması nedeni ile REDDİNE, (2) numaralı bentte vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile verilen hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 82,40 TL fazla alınan onama harcının temyiz eden davacı …’ye geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı olan 218.19 TL onama harcının temyiz eden davalı …’ten alınmasına 24/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.