Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/17437 E. 2017/5520 K. 16.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17437
KARAR NO : 2017/5520
KARAR TARİHİ : 16.05.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.5.2017 Salı günü davalılar vekili Av. … geldi. Davacı vekili Av. … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili, davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalılardan … yönetimindeki ve davalı şirket adına kayıtlı… plaka sayılı kamyon ile karşı şeride geçerek müteveffa…’ın kullandığı … plaka sayılı araç ile çarpışması sonucu …’ın vefat ettiğini, müvekkillerinin müteveffanın eşi, çocukları, annesi, babası ve kardeşleri olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile eş,çocuklar, anne ve baba yönünden toplam 50,000,00 TL maddi, tüm davacılar yönünden toplam 250.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 15/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında eş ve çocuklar yönünden toplam tazminat talebini 252.887,14 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, maddi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile; davacılardan … için davanın kabulü ile;63,221,78 TL maddi tazminatın, … için davanın kabulü ile; 94.832,67 TL maddi tazminatın, … için davanın kabulü ile; 94.832,67 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 15/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve
müteselsilen davalılardan tahsili ile bu davacılara ödenmesine, davacılar … ve Ülker’in maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebi yönünden kabulü ile;davacılar Türkan, … ve … yönünden ayrı ayrı 60.000,00 er TL manevi tazminatın, davacılar … ve … yönünden ayrı ayrı 20.000,00’er TL manevi tazminatın, davacılar …, … ve … yönünden ayrı ayrı 10.000,00’er TL manevi tazminatın, 15/08/2007 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
a-Davacıların maruz kaldığı destekten yoksun kalma tazminatının belirlenebilmesi için desteğin gelir durumunun net olarak belirlenmesi gerekir. Desteğin kaza tarihi itibariyle geliri tespit edilmelidir.
Dosya kapsamındaki belgelerden, desteğin hayatta iken … Bölge Bayiliği yaptığının ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan (ve konusunda uzman olmayan) bilirkişice düzenlenen 7.2.2012 bilirkişi raporunda, destek tarafından yönetilen firmanın(çay dağıtım şirketi) Finans Bilimine göre firma değeri 427.050,94 TL olarak hesaplanmış ve … ile … ödemelerinin mahsubu sonucu bakiye zararın 252.887,14 TL olduğu belirlenmiştir. Sözkonusu rapor destek zararının hesaplanmasına yönelik bir rapor olmayıp firma değerine ilişkin olan bu rapor hükme esas alınabilecek nitelikte değildir.Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Davacılar desteği hayatta … … Bayiliği ile uğraşmakta olup kendisine ait işyeri olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, desteğin davaya konu trafik kazasından önce kişisel özellikleri nedeniyle işine bedensel katkısının ne oranda olduğu belirlenerek, bu işin yürütülmesi için desteğin yerine başka birisinin ne kadar ücretle çalıştırılabileceği hususunda aktüeryal hesap konusunda uzman bir bilirkişiden aktüeryal hesaplama tekniği kullanılmak ve yerleşik … uygulamaları da dikkate alınmak suretiyle (PMF yaşam tablosu, destek süreleri ve destek payları doğrultusunda) rapor aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi,
b-Mahkemece, davacı eş ve çocuklar yönünden yukarıdaki bentte açıklandığı şekilde aktüeryal hesaplama tekniği kullanılmak ve yerleşik … uygulamaları dikkate alınmak suretiyle destek paylarının belirlenmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davacıların veraset ilamındaki payları oranında tazminata hükmedilmiş olması hususları doğru görülmemiştir.
3-Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı … İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların miktarının bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bendin (a) ve (b) fıkraları ve 3 numaralı bentde açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.480,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 16.5.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.