Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/17322 E. 2018/9577 K. 24.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17322
KARAR NO : 2018/9577
KARAR TARİHİ : 24.10.2018

MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin trafik kazası sonucu vefat etmesi nedeniyle davalı ailemin güvencesi sigorta poliçesi kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilleri Penbe için 800,00 TL, Elif için 100,00 TL, Umutcan için 100,00 TL olmak üzere 1.000,00 TL’nin sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 gün sonra işleyecek ticari temerrüt faiziyle tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle kabul anlamına gelmemek kaydıyla % 15 müterafık kusur indirimiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla talebini Penbe için 15.937,50 TL, Elif ve Umut için 23.906,25’er TL toplam 63.750,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, müteveffanın alkol alması ve alkollü araç kullanan arkadaşının arabasına binmesi nedeniyle sigorta teminatı dışında kaldığından davacıların tazminat talep etme hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne davacılardan … için 13.125,00 TL, … için 19.687,5 TL, … için 19.687,5 TL’ nin ihbarın tebliği tarihi 16.06.2011 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte (poliçe limiti dâhilinde) davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava, hayat sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Hayat sigortası, sigorta şirketinin belli bir prim karşılığında sigortalının sözleşmede belirtilen süre içinde ve sözleşmede belirtilen hallerde yaşam kaybı veya sözleşmede belirtilen süreden daha uzun hayatta kalması halinde sigortalıya veya belirlediği kişilere sigorta bedelini ödediği sigorta türüdür. Hayat sigortası maktu bir sigorta olması hasebiyle hatır taşıması ya da müterafık kusur dolayısıyla indirim yapılması olanağı bulunmadığından sigorta bedeli ödenirken bu sebeplerle tazminattan indirim yapılarak tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
3) Davalı … şirketi murisin hayat sigortacısı olup, Hayat Sigortaları Genel Şartları’nın B maddesi uyarınca sigortalının vefatı halinde hak sahipleri tarafından ölüm ile ilgili bütün bilgi ve belgelerin sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 10 gün içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Somut uyuşmazlıkta, davalı … şirketine murisin vefatına ilişkin ihbar tarihi 16.06.2011 olduğu, sigortaca 02.09.2011 tarihinde sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması sonucunda oluşabilecek durumların sigorta teminatı kapsamında olduğundan dolayı tazminat talebinin karşılanamayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken hatalı ve yanılgılı değerlendirme sonucu ihbar tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 24/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.