Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/16953 E. 2018/8950 K. 10.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16953
KARAR NO : 2018/8950
KARAR TARİHİ : 10.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, 14.11.2013 tarihinde, dava dışı … ‘ın sevk ve idaresinde bulunan ve mülkiyeti davalı … Başkanlığına ait olan aracın, geri manevra sırasında müvekkiline ait araca çapması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda karşı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, kaza sonrası müvekkiline ait araçta meydana gelen hasar ve zararın sigorta şirketi tarafından karşılanmasına rağmen, meydana gelen kaza ve aracın hasarlanması sonucu müvekkiline ait aracın orijinalliğini kaybettiğini, hasarlı araç durumuna geldiğini, ikinci el satış değerinin düştüğünü belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı nedeniyle 1.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 14.11.2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 28.05.2015 tarihli ıslah ile talebini 10.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili haksız davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, açılan davanın kabulü ile davacı tarafın talep etmiş olduğu 10.000,00 TL miktarın, kaza tarihi olan 14.11.2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1.maddesi gereğince işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak, davacı tarafa verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu araçta oluşan değer kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Değer kaybı; aracın kaza tarihindeki hasarsız piyasa değeri ile aracın kazadan sonra onarılmış haliyle piyasa değeri arasında oluşan farktan ibarettir.
Mahkemece; makine mühendisi bilirkişiden alınan 13/05/2015 tarihli bilirkişi raporunda aracın ön kısmından çarpılmakla onarım nedeniyle orjinalitesinin bozulduğu, bu nedenle meydana gelen araç değer kaybının, serbest piyasa araştırması ve tramer kayıtlarına göre yapılan incelemede ve ikinci el alım satım bedelinde 10.000,00 TL olduğu belirlenmiş olup bu haliyle bilirkişi raporu hüküm vermeye elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece; aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda alanında uzman makine mühendisi bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 10/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.