YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16790
KARAR NO : 2018/9567
KARAR TARİHİ : 24.10.2018
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacıya … plakalı aracın çarpması neticesinde davacının yaralandığını, aracın trafik sigortası olmadığından davalı … hesabının sorumlu olduğunu, davalıya yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını ve temerrüde düştüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.000,00 TL maddi tazminatın ihtarnamenin tebliği tarihinin 8 iş günü sonrasından itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 15.5.2015 havale tarihli ıslah dilekçesi ile, maddi tazminat talebini 26.255,00 TL’ye yükseltmiş ve 13.1.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, yapılan hesaplamalar neticesinde davacıya 3.224TL ödeme yapıldığını, davacının müterafik kusurunun tespit edilmesi ve tazminattan indirim yapılması gerektiğini, davacının avans faizi talebinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 26.255,00 TL maddi tazminatın 13/01/2012 tarihinde itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan tahsil edilerek, davacıya verilmesine, dair karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek
-2-
2015/16790
2018/9567
gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf, trafik kazası sonucu yaralanması nedeni ile daimi maluliyete uğradığını ileri sürmüş, hükme esas alınan Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 10.02.2014 tarihli raporundaki %28,2 maluliyet oranına itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen TBK’nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekte olup çalışma gücü kaybı da bu zarar türleri arasında yer almaktadır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Somut olayda; … Devlet Hastanesi Sağlık Kurulu raporuna göre davacının %10 maluliyetinin olduğu; Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının raporunda aynı yaralanmaya bağlı olarak davacının %28,2 oranında tüm vücut fonksiyon kaybı olduğu belirlenmiştir. Her iki rapor arasında açıkça ve büyük oranda bir çelişki bulunmaktadır. Yapılacak iş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine uygun çelişkiyi giderecek yeni bir rapor alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Kazaya sebebiyet veren aracın malikinin gerçek kişi olduğu, malikin tacir olduğuna ve aracın ticari amaçla kullanıldığına dair bir bilgi veya belgeye rastlanmadığı anlaşılmakla aracın ticari niteliğinin bulunmaması nedeniyle alacağa yasal faiz uygulanması gerektiği gözetilmeden avans faizine dair karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 24/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.