Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/16580 E. 2015/12728 K. 25.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16580
KARAR NO : 2015/12728
KARAR TARİHİ : 25.11.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması esnasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde müdahil davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, 03.11.2011 davalı sürücü … idaresindeki… plakalı aracın, davacıların desteği …’in içinde yolcu olduğu, sigorta şirketine sigortalı, sürücü …’in kullandığı…plakalı araca çarptığını, kazada desteğin öldüğünü, diğer davacıların yaralandığını, meydana gelen trafik kazasında davalı sürücü ve Karayolları Genel Müdürlüğünün kusurlu olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı tuttuğunu belirterek davacılar için 40.000,00-TL maddi ve 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden yasal faizi ile birlikte (manevi tazminatın sigorta dışındaki) davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince: dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi(DYK) ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
a)Desteğin annesi … ve babası … olan davacılar, davalı … sürücüsünün haksız eylemleri nedeniyle desteklerinin ölümünden dolayı destek tazminatı ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır. Yerel mahkemece, davacı anne-babanın, çocuklarının ölümü nedeni ile destekten yoksun kaldıkları ispat edilemediğinden, destek tazminatı istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu’nun 45. (TBK’nin 55.)maddesinde sözü edilen destek kavramı, hukuki bir ilişkiyi değil eylemli bir durumu amaçlar ve hısımlık ilişkisine ya da yasanın hakkındaki düzenlemelerine dayanmaz. Yasa gereğince bir kimseye yardım etmek zorunda bulunan kişi değil, eylemli ve düzenli olarak onun geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak biçimde yardım eden ve hayatın doğal akışına göre eğer ölüm gerçekleşmeseydi az veya çok yakın gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kişi destek sayılmalıdır.
Diğer yandan, genel yaşam deneyimleri ve hayatın olağan akışı da çocukların anne ve babasına belirli bir düzeyde destek olacağını gösterir. Bu desteğin tutarı tarafların yaşam düzeyi, sağlık, sosyal ve ekonomik durumları ile orantılı olarak değişebilirse de çocuğun hiç destek olamayacağı kabul edilemez. Destek, mutlaka para veya maddi katkı biçiminde olmayabilir. Bunun dışında çeşitli hizmet ve yardımlar ile de destek olunabilir. Anne ve babanın belirli bir gelirinin olması ölenin desteğinden yoksun kalmadıkları sonucunu doğurmaz.
Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilmeyerek, 22.05.2014 tarihli bilirkişi raporuna göre anne baba için DYK tazminatı hesaplamasına rağmen yerinde olmayan gerekçeyle davacılar anne … ve baba …’in destek tazminatı istemlerinin reddedilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Davacılar vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.