Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/16511 E. 2018/8667 K. 04.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16511
KARAR NO : 2018/8667
KARAR TARİHİ : 04.10.2018

MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davası hakkındaki Sigorta Tahkim Komisyonunu İtiraz Hakem Heyetinin … tarih 2014/E.9642.38 sayılı ve K-2015/3918 sayılı kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Başvuran vekili; müvekkilinin yolcu konumunda olduğu aracın kaza yapması neticesinde yaralandığını, … Numune Hastanesi Sağlık Kurulu raporuna göre %24 malul kaldığını, davalı tarafından bir miktar ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin zararını karşılamadığını, şimdilik 5.000,00 TL bakiye tazminatın ilk hasar ihbarını takip eden 8 iş gün sonrasından itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş vekili; aktüer tarafından yapılan hesaplama doğrultusunda 30.01.2013 ve 22.11.2014 tarihlerinde toplam 74.646,00 TL’nin davacıya ödendiğini, motosiklet sürücüsünün ehliyetsiz olduğunu ve yolcu olarak bulunan davacının da bu durumu bilerek araca bindiği için müterafık kusur indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelerde %25 kusur indirimi yapıldığını, davacının zararının karşılandığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile ile davacı için 45.216,22 TL tazminatın 08.11.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, karara davacı vekili ile davalı vekili tarafından faizin türü, faiz başlangıç tarihi ve müterafık kusur yönünden yapılan itiraz, İtiraz Hakem Heyetince kabul edilerek hesaplanan tazminat miktarı olan 129.258,91 TL’den %25 müterafık kusur indirimi yapılmış, davalı … tarafından yapılan ödemelerin güncel değeri de mahsup edilmek
suretiyle 12.901,49 TL’nin 30.03.2013 tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu’nun 46. (6098 sayılı TBK m. 54) maddesi gereğince maddi tazminat istemine ilişkindir.
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Somut olayda davalı vekili, davacının sürücü Muhittin’in ehliyeti olmadığını bilerek araca bindiğini belirterek müterafık kusur indirimi yapılması gerektiğini savunmuş, İtiraz Hakem Heyetince de %25 oranında müterafık kusur indirimi yapılarak, 12.901,49 TL tazminata hükmedilmiştir. Davacı …’in yolcu olarak bulunduğu motosiklete, sürücüsünün kazada kusurunun bulunmamasına göre ehliyeti olmadığını bilerek binmiş olması müterafık kusur indirimi yapılmasını gerektirmez. Diğer yandan bu nedenle tazminattan %25 oranında indirim yapılması da Dairemiz uygulamasına göre de fazladır. Bu nedenle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. Ancak 08.11.2012 tarihli … Numune Hastanesi raporuna göre davacının kaza nedeni ile sol dizinden yaralandığı, maluliyet oranının %24 olduğu, belirlenmiştir. Davacının motosiklete koruyucu ekipman kullanmaksızın (dizlik v.s) bindiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Müterafik kusur indiriminde, her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılması gerekmektedir. Buna göre hesaplanan tazminattan Dairemiz uygulamalarına göre BK. 44. maddesi gereğince %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin
alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.