Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/16026 E. 2018/5661 K. 30.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16026
KARAR NO : 2018/5661
KARAR TARİHİ : 30.05.2018

MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili dilekçesinde müvekkili şirkette sigortalı bulunan … Turizm A.Ş ait otelde bulunan yangın söndürme sisteminin davalı tarafından yapılan kazı çalışmaları sırasında hasara uğradığını, bu hasar sebebiyle sigortalısına 2.956,53USD karşılığı 4.499,54 TL’nin 28/04/2011 tarihinde ödendiğini, TK. rücu hükümlerine göre davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde: müvekkilinin dava dışı sigortalıya ait otelde üst yapı işlerinden müteşekkil tenis kortlarını yaptığını, taraflar arasında ki sözleşmede hatıl kazısı zemin tesviyesini, hatıl betonu vb. işlerin yapımının sigortalı şirkete ait olduğunu ve bu işlere yönelikte sözleşmede her hangi bir bedel karşılaştırılmadığını, müvekkilinin her hangi bir kazı işleri olmadığından, meydana gelen hasardan müvekkil şirketin sorumlu olmayacağından bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme esas alınan inşaat mühendisi, elektrik mühendisi ve sigorta hukukçusundan alınan 26.06.2014 tarihli raporda “dosyadaki mevcut belgeler keşif esnasında saptanan olgular, davalının üstlendiği iş, nitelik olarak davaya konu hasara sebebiyet verecek nitelik ve boyutta olmadığı, alt yapı
hizmete veren kişi veya firma tarafından gerçekleştirildiği dosya kapsamı itibariyle bunun saptanamadığını, mevcut durum itibariyla davacının sorumluluğunu gerektirecek bir durumun bulunmadığı” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de bilirkişi raporu ayrıntılı olmayıp yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
Dava konusu uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Davacının tanığı dinlenmiş, tanık … “davacının sigortalısında satın alma müdürü olarak görev yaptığı, sigortalıya ait arsa içerisinde davalının iki adet tenis kortu inşaatı yapılırken kepçe çalışması esnasında yangın sisteminin kablolarına zarar verdiği,bu sebeple yangın sisteminin kısa devre yaptığı ve yangın sistemine hasar verildiği”ni beyan etmiştir. O hade ileri sürülen hasar ile kepçe çalışmaları arasında illiyet bağı olup olmadığının belirlenmesi için davalının sözleşme gereği çalışma yaparken kablolara zarar verilip verilemiyeceğinin yerinde keşif yapılarak sözleşme gereği nerede çalışma yapıldığı çalışma yapılan yerde yangın sistemine ait kabloların geçip geçmediği konularında iki inşaat bir elektrik mühendisi bilirkişi kurulundan ayrıntılı tanık beyanının irdelendiği, denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmaya dayalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Mahkemece zararın ne şekilde olduğu hususunda yeni bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılarak raporun sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30.5.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.