Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/15674 E. 2018/8352 K. 27.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15674
KARAR NO : 2018/8352
KARAR TARİHİ : 27.09.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı …’un maliki olduğu, davalı …’un sevk ve idaresindeki aracın 12.11.2010 tarihinde karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline çarparak ağır yaralanmasına neden olduğunu, aracın karşı şeride girdiğini, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, gördüğü tedavilerin de müvekkilinin psikolojisini ağır şekilde etkilediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik tedavi süresince yapmış olduğu yol masrafları için 100,00 TL, işgücü kaybı ve kaza tarihinden bu yana çalışamamış olması nedeniyle 1.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiş, maddi tazminat talebini 07.04.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile 2.450,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, husumet itirazında bulunmuş, davacı tarafın savcı/yargıç önünde şikayetlerinden vazgeçtiğini, bu vazgeçmenin maddi hukuk açısından kesin sonuç doğurduğunu, müvekkillerinin davacıyı hastaneye kendi arabalarıyla ya da taksiyle götürüp getirdiklerini, istenen tazminatın fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı vekilinin açmış bulunduğu davanın kısmen kabulü ile 1.748,82 TL maddi tazminatın, 5.000,00 TL manevi tazminatın 12/11/2010 tarihinden itibaren değişken oranlardaki yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı HMK.’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu kararda davacı için 1748,82 TL maddi tazminata hükmedilmiş olup, kabul edilen miktar ile reddedilen miktar arasındaki fark kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin mahkeme hükmünün belirtilen yönlerden kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi