Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/10880 E. 2016/8042 K. 22.09.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10880
KARAR NO : 2016/8042
KARAR TARİHİ : 22.09.2016

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, Davalı sigorta şirketine ferdi kaza sigorta poliçesi ile sigorta sözleşmesi yaptırdığını, primlerini de sigorta şirketine ödediğini, 03/03/2009 tarihinde geçirdiği kaza sonucunda sol el serçe parmağı ile yüzük parmağının tamamen koptuğunu, ayrıca sol el orta parmağında da his kaybı olduğunu, daimi maluliyet teminatının 250.000,00-TL olduğunu sigorta şirketine başvuruda bulunmasına rağmen ödeme yapılmayınca ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve icra takibinin devamı ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili,davacının ödeme için müvekil şirkete başvurduğunu ancak yapılan araştırma sonucunda sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunduğunu, kendisini bilerek sigortadan para almak için yaraladığını, hakkında dolandırıcılıktan ceza davaları açıldığını, bu nedenle zarar teminat dışı değerlendirilerek davacının ödeme talebi red edildiğini, bunun haricinde 37 adet daha ferdi kaza poliçesinin daha bulunduğunu, dolayısıyla kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine, davacının %40’dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile, davalının yapmış olduğu itirazının iptaline ve alacağın belirlenebilir likit olmasından ötürü %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, ferdi kaza sigorta poliçesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Ferdi kaza sigortası bir can sigortası türü olup Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları 1. maddesine göre, ferdi kaza sigorta poliçesi sigortalıyı sigorta müddeti içinde maruz kalacağı kazaların neticelerine karşı temin eder. Ferdi Kaza sigortası Genel şartları 5.maddesinde ise aşağıdaki haller sigortadan hariçtir;
a) Harp veya harp mahiyetindeki harekat, ihtilal, isyan, ayaklanma veya bunlardan doğan iç kargaşalıklar,
b) Grevlere, lokavt edilmiş işçi hareketlerine, halk hareketlerine kavgalara iştirak,
c) Cürüm ve cinayet işlemek veya bunlara teşebbüs,
d) Tehlikede bulunan eşhas ve malları kurtarmak hali müstesna, sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması,
e) 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununda belirtilen terör eylemleri ve bu eylemlerden doğan sabotaj sonucunda oluşan veya bu eylemleri önlemek ve etkilerini azaltmak amacıyla yetkili organlar tarafından yapılan müdahaleler sonucu meydana gelen biyolojik ve/veya kimyasal kirlenme, bulaşma veya zehirlenmeler nedeniyle oluşacak bütün zararlar.
f) Nükleer rizikolar veya nükleer, biyolojik ve kimyasal silah kullanımı veya nükleer, biyolojik ve kimyasal maddelerin açığa çıkmasına neden olacak her türlü saldırı ve sabotaj,
g) 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununda belirtilen terör eylemleri ve buna bağlı sabotajlara katılmak
Suda boğulmalar, sigortanın şumulüne giren bir kaza neticesinde vuku bulmadığı takdirde sigortadan hariçtir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı olay günü mutfak siparişi vermek için, çalıştığı tiyatronun da işlerini yapan ve bu nedenle önceden tanıdığı mobilya ustası dava dışı …’ün
…/…’deki işyerine gittiğini, birlikte beğenmek için eşini dükkanda beklerken merak edip yapılan işlere bakarken sol elini işyerinde bulunan hızara kaptırdığını, kazada sol el 4 ve 5. parmaklarını kaybettiğini ileri sürmüştür.Dosya kapsmında alınan 17.06.2010 tarihli rapora göre davacının vücut fonksiyon kaybının %10 olduğu ve %20 malül kaldığı belirlenmiştir.Mahkemece, ispat yükünün davalı sigorta şirketinde olduğu, davalı sigorta şirketinin iddiasını ispatlayacak herhangi bir delil veya emareyi dosyaya sunamadığı gibi davacı hakkında … 3.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/423 ve 2011/183 karar sayılı dosyası ile … 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/249 esas ve 2011/190 sayılı dosyası ile ayrı ayrı açılan Dolandırıcılık Suçundan ötürü Beraat kararları verildiği, verilen Beraat kararlarının kesinleştiği, davacının aynı veya farklı dönemleri kapsayacak şekilde birden fazla Ferdi Kaza Genel Sigorta Poliçesi yaptırmasını kanunen herhangi bir engel bulunmadığı gibi davacının parmaklarının kaza sonucu koptuğundan Ferdi Kaza Genel Sigorta Poliçesi kapsamında tazminat talebinin teminat kapsamında kaldığı, davacının Sol el yüzük parmağının tamamen kaybı nedeniyle sigorta bedelinin %7, küçük (serçe) parmağın kaybı nedeniyle %6 oranında olmak üzere toplam %13 oranında kayıp söz konusu iken; davacının söz konusu kaybın %10’unu talep ettiği, talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair yazılı şekilde karar verilmiştir. Her ne kadar davacı hakkında açılan birden çok dolandırıcılık suçundan açılan ceza davalarından beraat etmiş ise de işyeri sahibi olarak adı geçen …’ e ulaşılamaması nedeniyle dinlenememiş olup, somut olayın özelliğine göre davacının merak nedeniyle kazaya maruz kaldığı iddiasının hayatın olağan akışı çerçevesinde gerçekçi bulunmadığı, olayın Ferdi Kaza Sigortası Genel şartları 5/d maddesinde düzenlenen “sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bu halde mahkemece davacı sigortalının sigorta bedelini almak için kendini bilerek ağır tehlikeye maruz bırakacak şekilde yaraladığının kabulü ile davanın reddi gerekirken eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kabule göre ise davalının sorumlu tutulacağı alacak miktarı likit (belirli, muaccel) olmayıp, alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden davalı aleyhine
icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı sigorta şirketine geri verilmesine 22.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.