Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/10676 E. 2018/5569 K. 28.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10676
KARAR NO : 2018/5569
KARAR TARİHİ : 28.05.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; 26.01.2012 tarihinde, davalı idaresindeki pat pat tabir edilen aracın müvekkiline çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, 3 ay yürüyemediğini, sürekli yatmak zorunda kaldığını, bacağında derin kesik oluşup sabit iz meydana geldiğini, sabit izin tedavisi için estetik masraflarının karşılanması gerektiğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 100,00 TL maddi (40,00 TL geçici işgöremezlik, 30,00 TL tedavi masrafı ve 30,00 TL estetik masrafı) ve lise mezunu başarılı bir öğrenci olan müvekkilinin kaza nedeniyle üniversiteyi kazanamadığını belirterek, 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile taleple bağlı kalınarak 40,00 TL geçici iş görmezlik tazminatı, 30,00 TL tedavi gideri ile 3.000,00 TL manevi tazminatın 26.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, estetik ameliyat giderlerine ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2015 yılı için 2.080,00 TL’dir.
Davacı için davalı aleyhine hükmedilen geçici işgöremezlik ve tedavi gideri toplamı 70,00 TL olup, mahkeme tarafından tespit edilen miktarlar (geçici işgöremezlik 116,85 TL ve tedavi gideri 52,50 TL.) üzerinden ıslah edilmeyen davada maddi tazminata ilişkin karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden temyiz eden davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin (isteminin) reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 16.55 TL fazla alınan peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine 28.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.