Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2015/10539 E. 2016/1913 K. 18.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10539
KARAR NO : 2016/1913
KARAR TARİHİ : 18.02.2016

MAHKEMESİ :…….Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında aracın sürücüsü olan ……..’nın vefat ettiğini, müvekkillerinin babaları olan müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ……. için 23.000,00 TL, davacı …… için 6.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davacılar vekili daha sonra verdiği ıslah dilekçesi ile talebini davacı ….. için 8.969,60 TL olarak ıslah etmiştir
Davalı vekili; zamanaşımı süresinin dolduğunu, zararın teminat kapsamında olmadığını ve sürücünün kusuru oranında limit dahilinde sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı Seda için 21.716,41 TL tazminatın 03/12/2013 tarihinden itibaren, davacı ….. için 8.969,60 TL tazminatın ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 2004 yılı için zorunlu mali sorumluluk sigortası teminat limitinin 40.000,00 TL’ye çıkarılmış olmasına ve özellikle işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekeceğine dair içtihatlara (HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142-411 karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar, HGK’nun
16.01.2013 gün 2012/17-1491 esas, 2013/74 karar sayılı ilamları uyarınca) göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 18.2.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.