YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10173
KARAR NO : 2016/859
KARAR TARİHİ : 25.01.2016
MAHKEMESİ :……..Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Davacı vekili, davalıya kasko sigortası ile sigortalı aracın 23/07/2009 tarihinde trafik kazası yaptığını, 6000 TL zarar oluştuğunu, 2.000 TL yıpranma kayıp bedeli olduğunu, davalının zararı ödemediğini, primlerin ödenmediğinden bahisle poliçenin iptal edildiğini bildirdiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının poliçesinin iptal/fesih edilmiş olup geçerli bir sigorta teminatı bulunmadığını, hasar talebinin sigorta teminatı dışında olduğunu, davacı tarafından usulüne uygun bir başvuru yapılmadığı gibi gerekli belgelerin de sunulmadığını, hasar miktarının fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 2.904,00 TL alacağın 13/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıya ait araç kasko sigorta sözleşmesi ile güvence altına alınmıştır. Davacı tarafından kaza nedeniyle araçta oluşan hasar bedeli ile değer kaybı talep edilmiştir. Kasko sigorta sözleşmesi bir mal sigortası türü olup, rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortalı malda meydana gelen gerçek zararın ödenmesini kapsar. Bu nedenle araçta meydana gelen hasar dışında, hasar nedeniyle araçta oluşan değer kaybı sigorta poliçesinde açıkça güvence altına alınmadıkça kasko sigorta teminatı dışındadır. Mahkemece anılan husus gözardı edilerek değer kaybına hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1)numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,(2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.