Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/9224 E. 2016/8115 K. 26.09.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9224
KARAR NO : 2016/8115
KARAR TARİHİ : 26.09.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının işleteni ve sürücüsü olduğu aracın, davacı …’a çarpmasıyla oluşan kazada davacının ağır kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığını, yaralanmasının ve uzun süren tedavisinin etkisiyle lise öğrencisi olan davacının okulu bırakmak zorunda kaldığını, psikolojik tedavi gördüğünü, diğer davacıların ise kızlarının bu durumu nedeniyle manen zarar gördüklerini belirterek davacı … için 8.000,00 TL. ve diğer davacılardan her biri için 3.500,00’er TL. olmak üzere toplam 15.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davacı …’in yola aniden ve kontrolsüz çıkması nedeniyle oluşan kazada kendisinin kusuru olmadığını, davacının kazadaki yaralanması nedeniyle oluşan rahatsızlıklarının son bulduğunu ve iyileştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı … için 3.000,00 TL, davacı anne baba için 1.500,00’er TL. manevi tazminatın kaza tarihinde işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporundaki kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları ile davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacı …’ın uğradığı cismani zarar nedeniyle, davacıların uzun süren tedavi sürecinde duyduğu elem gerekçesiyle manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava konusu kazanın gerçekleştiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK m. 56), cismani zarara uğrayana, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hakkaniyete uygun bir miktar paraya hükmetmesi gerekir.Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece, trafik kazası sonucu davacı …’ın yaralanması nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, adli rapora göre davacıda oluşan kemik kırıklarının hayati fonksiyonlarına etkisinin ağır derecede olması, tedavi sürecinin uzunluğu ve yaralanmanın ciddiyeti gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı … için hak ve nesafet kuralları
çerçevesinde belirlenecek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olayla bağdaşmayan düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazları ile davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı … lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 308,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 26/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.