Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/8259 E. 2015/11901 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8259
KARAR NO : 2015/11901
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

MAHKEMESİ : Kırklareli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/01/2014
NUMARASI : 2010/321-2014/38

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı H.. K.. vekilince süresi dışında davalı H.. Ö.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklılar vekili, davalı H.’a ait olan ve dava dışı oğlu E.’un sevk ve idaresindeki araç ile yaptığı kaza sonucu davacılarını oğlunun ölümüne neden olduğu, tazminat davası devam ederken kazadan hemen sonra kendisi cezaevinde iken mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı diğer davalı H.’a devrettiğinden, bu devire ilişkin satışın muvazzaa nedeni ile iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı H. vekili, trafik kazasını müvekkilinin oğlunun yaptığını, oğlunun cezaevinde bulunması nedeni ile maddi zorluklar yaşadığı, bu nedenle evini ve aracının sattığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı H. duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, 27.12.2009 tarihinde davalı H.’a ait aracın karıştığı trafik kazası sonucu davacıların çocuklarının yaralandığı ve ardında kaza nedeni ile 06.01.2010 tarihinde öldüğü, davalı H.’ın dava konusu taşınmazı 08.01.2010 da diğer davalı H.’ya sattığı, davalı H.’ın oturduğu konutu olaydan hemen sonra satması ve aynı konutta kira sözleşmesi ile oturmaya devam etmesi olağan olmadığı gibi satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark olduğu, satışın gerçek olmadığı muvazzaalı olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Mahkemenin 14.01.2014 tarihli kararı davalı H.vekiline 21.02.2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, karar davalı vekili tarafından HUMK`nun 432/1 nci madde hükmünde yazılı 15 günlük yasal temyiz süresi geçirildikten sonra 13.03.2014 günü temyiz edilmiştir. 1.3.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararında, bu gibi hallerde Yargıtay tarafından da bir karar verilebileceği öngörüldüğünden, HUMK.nun 432/4 ncü maddesi uyarınca davalı H. vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı H. vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6.020,63 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.