Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/8256 E. 2015/11484 K. 03.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8256
KARAR NO : 2015/11484
KARAR TARİHİ : 03.11.2015

MAHKEMESİ : Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2013
NUMARASI : 2010/26-2013/283

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı H.. Y.. mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, davalı borçlu Dursun hakkında takip yapıldığını, takibi semeresiz bırakmık için adına kayıtlı taşınmazlarını Şerafetin’e devrettiğini belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.
Mahkemenin 2012/59 Esas sayılı dosyasında ise davacı alacaklı tarafından bu kez borçlu hakkında yapılan takip dosyasındaki bonodaki imzaya itiraz kabul edilerek takibin durmasına karar verildiğinden İİK’nun 170/3 maddesine dayalı olarak borçludan alacaklı olduğunun tesbiti istemi ile dava açmıştır.

Mahkemece, davalar arasında irtibat bulunduğundan bahisle birleştirme kararı verilmiş ve yargılama sonunda tasarrufun iptali davası yönünden dava dayanağı borç kaynağı senetteki imzanın borçluya ait olmadığının anlaşıldığından, ikinci davanın ise alacaklı olduğu ispatlanmadığı gerekçesi ile heriki dava yönünden red kararı verilmiş karar davacı H.. Y.. mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nin 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası, birleştirilen dava ise İİK’nin 170/3 maddesi gereğince açılan alacağın tesbiti davasına ilişkindir.
1-Davacı tarafından 27.01.2010 tarihinde İİK’nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davası İİK’nun 281/1 ve HMK’nun 316/g bendine göre basit yargılama usulüne tabi davalardandır. İkinci olarak açılan İİK’nun 170/3 maddesine dayalı alacak davası ise yazılı yargılama usulüne tabi olup temyiz inceleme mercileri de birbirinden farklıdır. Bu nedenlerle her iki davanın birlikte görülmesi mümkün olmadığından mahkemenin konuları, yargılama usulü ve temyiz inceleme mercii farklı olan davaların birleştirme kararı vererek davaların birlikte görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır.
Yapılacak iş, her iki davanın tefrik edilerek, yargılama usullerine göre işlem yapılarak taraf delilleri değerlendirilip oluşacak sonuca göre karar verilmesinden ibarettir.
2-İİK’nun 282.maddesine göre tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi, borçludan aldığı malı üçüncü bir kişiye devrederse, alacaklı kötü niyetli dördüncü kişi veya mirascıları hakkında da iptal davası açılabilir.
Somut olayda, borçlu D.. K. mirasçıları ile tasarrufta bulunulan üçüncü kişi Şerafettin, zorunlu dava arkadaşı konumunda olduğu halde alacaklı tarafından açılan tasarrufun iptali davasında davalı olarak sadece üçüncü kişi Şerafettin hasım gösterilmiş zorunlu dava arkadaşı olan borçlu davalı gösterilmemiştir.
Bu durumda, mahkemece öldüğü anlaşılan borçlunun mirascılarının davayı dahil edilmesini sağlayarak, taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar vermesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar vermesi de isabetsizdir.

3-Kabule göre ise tasarrufun iptali davasınını dayanağı takiple ile ilgili bonodaki imzanın borçluya ait olmadığına karar verilmiş ve takip durmuş ise de alacaklı tarafından alacaklı olduğunun ispatı için İİK’nun 170/3.maddesine dayalı olarak dava açıldığından bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi de usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
SONUÇ : Yukarıda 1-2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı H.. Y.. mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı H.. Y.. mirasçılarına geri verilmesine 03/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.