YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7869
KARAR NO : 2014/7121
KARAR TARİHİ : 06.05.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2010/855-2013/561
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı A.. A.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacının malik olduğu aracın 12/09/2009 tarihinde eşi M.. T.. idaresinde iken davalılardan M.. A.. maliki olduğu, diğer davalı K.. E..’ın sürücüsü olduğu …… plakalı aracın yol açtığı kaza sonucu hasara uğradığını, hasara uğrayan aracını tamir ettiren davacının tamir için parça ve işçilikler dahil olmak üzere toplam 5.096 TL ödeme yaptığını, yaptığı bu masrafın 3.456,22 TL’sini Şişli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/44 esas sayılı dosyasında açtığı dava ile davalılardan talep ettiğini, bu dosyanın halen derdest olduğunu, fazlaya ait haklarının saklı kalması kaydıyla tüm davalıların müşterek ve müteselsil sorumlu olarak müvekkilin lehine 1,640 TL maddi tazminat ödemeye mahkum edilmelerine ve bu tazminat talebi için kaza tarihinden itibaren reeskont oranında temerrüt faizine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili; ….. plaka sayılı aracın trafik poliçesinin telefon aracılığı ile tarafından saat 16.15te poliçenin düzenlendiğini, kaza saati 17.10 olarak gösterilmiş ise de kaza saati gerçeği yansıtmadığını, 10/11/2009 tarihinde geriye yönelik olarak iptal edildiğini, poliçenin hiçbir zaman diğer davalılara verilmediğini ve poliçe priminin tahsil edilmediğini, davalı M..A.. poliçenin aslının elinde bulunduğunu ve poliçe primlerinin ödediğini kanıtlaması gerektiğini, poliçeden herhangi bir prim tahsil edilmemiş olduğundan şirketin davacıya karşı herhangi sorumluluğu bulunmadığını, davacının talep ettiği fahiş olduğunu, fatura içeriğinin hasara uygun olup olmadığının, değişen parçaların değişmesi gerekip gerekmediğinin, parça ve işçilik bedellerinin uygunluğunun da bilirkişi marifeti ile tespiti gerektiğini, davaya konu aracın poliçe tanzim edilirken acente tarafından görülüp görülemediğinin de araştırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, birleşen İstanbul 14.Sulh Hukuk Mahkemesi 2012/387esas sayılı dosyası ile birlikte, davanın kısmen kabulü ile 3456 TL’nin … Sigorta’dan dava tarihinden K.. E..’dan 12/09/2009 tarihinde işleyecek yasal faizinin tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı A.. A.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, aracın 12.09.2009 tarihinde saat 16.15’te ZMSS poliçesi düzenlendiği, aynı gün kaza tespit tutanağına göre saat 17.10’da trafik kazası meydana geldiği anlaşılmaktadır. Trafik sigortası poliçesi, acente aracılığı ile yapılmış ve poliçede ödenen meblağ olarak 529,21-TL belirtilmiştir.
Sigorta ettirenin borcu sigorta primini ödemek, sigortacının borcu da rizikonun gerçekleşmesi halinde tazminat ödemektir.
6102 sayılı TTK 1424 ve devamı maddeleri birlikte incelendiğinde, sigorta şirketinin kendileri tarafından imzalanmış bulunan poliçenin bir örneğini sigortalıya ulaştırmak ve özellikle primi veya ilk taksidi de poliçenin teslimi karşılığı tahsil etmekle yükümlüdür. TTK 1424. maddesinde yer alan düzenlemeye göre ise; “sigortacı, sigorta sözleşmesi kendisi veya acentesi tarafından yapılmışsa, sözleşmenin yapılmasından itibaren yirmidört saat içinde poliçeyi sigorta ettirene vermekle yükümlüdür”.
Sigorta sözleşmesi uyarınca sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için, 6102 Sayılı TTK’nun 1410, 1421, 1430 ve 1431. maddeleri (6762 sayılı TTK’nın 1282 ve 1295 nci maddeleri) hükümleri uyarınca primin tamamının veya ilk taksitinin ödenmiş olması gerekmektedir. TTK’nın 1295 nci maddesi emredici nitelikte bir düzenlemedir.
Yukarıda anılan nedenlerle mahkemece, 10/08/2008 tarihinden kaza gününe kadar zorunlu trafik sigortası yaptırılmayan aracın, kazadan 55 dakika önce poliçe düzenlenmiş olması karşısında, rizikonun poliçe düzenlendikten sonra gerçekleşip gerçekleşmediği; eğer riziko, poliçe düzenlendikten sonra gerçekleşmiş ise, sigorta priminin ödenip ödenmediğinin belirlenmesi yönünde davalı sigorta şirketi kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … Sigorta A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …. Sigorta A.Ş’ne geri verilmesine 6.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.