YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7525
KARAR NO : 2014/19494
KARAR TARİHİ : 25.12.2014
MAHKEMESİ : Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/05/2012
NUMARASI : 2009/128-2012/253
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı H.. S.. A.Ş. vekili ile M. G. ve G. Ş. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı S. Y. davalıların işleten, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın kusuru ile meydana gelen kazada yaralandığını ve tedavi giderlerinin davacı sigorta şirketi tarafından karşılandığını belirterek 14.139,33.-TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 01.08.2008 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı H.. S.. A.Ş. vekili, BUT/SUT gereğince sorumlu olunan 21.685,53.-TL ödenmiş olup sorumluluklarının kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı M. G. davanın reddini savunmuştur.
Davalı Gö. Ş. usulüne uygun davetiye tebliğine karşın davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün % 100 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek davanın kabulü ile 14.139,33.-TL maddi tazminatın ödeme tarihi olan 01.08.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı H.. S.. A.Ş. vekili ile M. G. ve G. Ş. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle işleten Ve sürücünün tedavi giderlerinden sigorta şirketi ile birlikte müteselsilen sorumlu olmasına göre davalı M. G. ve G. Ş. yerinde görülmeyen tüm, davalı H.. S.. A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava, davacıya sağlık sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı S. Y. yaralanması nedeni ile davacı tarafından karşılanan tedavi giderlerinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Yargılama sırasında yürürlüğe giren ve 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 Sayılı Yasanın 59. maddesinde, “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın “Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacı poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanuna göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur.
Sigorta poliçesinde belirtilen, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle sigorta şirketi zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Bununla birlikte sözkonusu Yasal düzenleme haksız fiil sorumluları (işleten ve sürücü gibi) yönünden her hangi bir ayrıksı düzenleme getirmemiş olduğundan bu kişiler yönünden tedavi giderlerine ilişkin sorumluluk devam edecektir.
6100 Sayılı HMK’nin 266. (1086 Sayılı HUMK m. 275) maddesinde, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. Dava konusu tedavi giderleri miktarı uzman doktor bilirkişi aracılığı ile belirlenmelidir. Buna göre mahkemece davacının davaya konu kaza sonucu yaralanması nedeni ile uygulanan tedaviye ilişkin belgelerin celbi ile uzman doktor bilirkişi tarafından kaza ile illiyet bağı bulunan tedavi giderlerinin belirlenmesi, bu tedavi giderlerinden 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile değişik
2918 sayılı yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderlerinden olup Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Öncelikle belirtmek gerekirki Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak sözkonusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden sorumludur. Buna göre Mahkemece, tarafların delillerinin toplanması, özellikle “davacı tarafından ödendiği ve SGK tarafından karşılanmadığı iddia edilen” tedavi giderlerinin ispatı ile sözkonusu tedavi giderlerinin dayanağını teşkil eden tedavi belgelerinin ilgili sağlık kuruluşlarından celbi sonucu, 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalanların ve Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğuna esas olanların belirlenmesi için uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması gerekmektedir. Mahkemece 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri olduğunun tespit edilmesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun davaya dahil edilmesi ve bu tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, yasa kapsamı dışında kalan tedavi gideri, belgelenemeyen tedavi giderleri, bakıcı veya tedaviye bağlı sair giderlerden ise davalı sigorta şirketi, işleten ve sürücünün sorumlu tutulması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı M. G. ve G. Ş. tüm, Davalı H.. S.. A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı H.. S.. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 755,86 TL kalan harcın temyiz eden davalı M. G. ve G. Ş. alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı H.. S.. A.Ş’ye geri verilmesine, 25.12.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.