YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7276
KARAR NO : 2014/6963
KARAR TARİHİ : 05.05.2014
MAHKEMESİ :Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ :17/03/2014
NUMARASI :2013/486-2014/140
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetki yönünden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik (ZMSS) sigortacısı olduğu aracın karıştığı trafik kazasında D.. Ş.. ile H.. A..Y..’ın vefat ettiğini, davacı Yeter ile davacı M.Burak’ın yaralandığını ileri sürerek, davacıların destekten yoksun kalma ve iş göremezlik zararları yönünden şimdilik toplam 9.000,00 TL.nın faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın yetki ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul/Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve iş göremezlik zararı nedeniyle trafik (ZMSS) sigortacısına yönelik maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK.’nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. Maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, kaza Van’da meydana gelmiş, sigorta poliçesi Mersin ilinde tanzim edilmiştir. Davacılar vekilinin davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan İç Anadolu Bölge Müdürlüğü’nün bulunduğu Ankara’da açtığı gözetilerek yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.4.2014 gün, 2013/17-2098 Esas, 2014/541 Karar sayılı kararı da bu yöndedir.)
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 5.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.