Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/5629 E. 2014/4736 K. 31.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5629
KARAR NO : 2014/4736
KARAR TARİHİ : 31.03.2014

MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/12/2013
NUMARASI : 2012/163-2013/550

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle verilen görevsizlik kararının davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –

Davacılar vekili, müvekkillerinin desteği R. G.ın yolcu olarak bulunduğu, davalı S.. S..’in sevk ve idaresindeki araç ile davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın çarpışması sonucu desteğin yaşamını yitirdiğini belirterek destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, ölüm olayı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında kazaya sebebiyet veren tır ve dorsenin sigorta edenin davalı sigorta şirketleri ile birlikte araç maliki ve sürücüsü olan diğer davalılardan da tahsili istemine ilişkin 6102 yeni TTK’nın 1473 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, aynı kanunun 4 ve 5. Maddeleri ve HMK 114/1-115/2 maddeleri gereğince davanın ticari dava niteliğinde olup, sigorta şirketleri ile diğer davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve davaya bakmanın ticaret mahkemesinin görev alanı kapsamında olduğu anlaşıldığı gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine, HMK 20. maddesi gereği karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep edildiğinde dosyanın yetkili ve görevli Bursa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Her ne kadar 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1483/I. maddesinde sigortacıların diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiş, aynı yasanın 4/I-a maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmişse de, davanın açıldığı 08.03.2012 tarihinde henüz 6102 sayılı TTK’nun yürürlüğe girmediği, aynı kanuna eklenen geçici 9. maddesinin “bu Kanunun göreve ilişkin hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar, açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir” hükmünü içerdiği gözetildiğinde davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 31.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.